Necati Doğru: Dindar Kürtler! milliyetçi Türkler!

Necati DOĞRU-1Hem yüreklerde korku var, hem anketlerde morartı. Anketlere göre, genç oylar, dindar Kürt oylar ve “bölünmesin bu vatan” diyen oylar iktidar partisinden kaçıyor. 12 yıldır AKP’ye oy veren dindar Kürtler, Demirtaş’a (HDP’ye) yöneliyormuş. Ve 12 yıldır AKP’ye oy veren milliyetçi muhafazakar oylar Bahçeli’ye (MHP’ye) kayıyormuş. Bu seçimde ilk kez oy kullanacak olan 2.5 milyon genç oylar ise “İmam Hatip’i kapatacaklar… Türbanı yeniden yasaklayacaklar… Emekliye ikramiye verip Türkiye’yi IMF’lik yapacaklar…” laflarına “bunlar seçim palavraları” diye bakıyormuş. Bunun için “bir elde bayrak, öbür elde Kur’an” görüntüsü öne çıktı.
Biri Kur’an sallıyor!
Öbürü bayrak!
Cumhurbaşkanı elinde Kur’an şehir şehir dolaşıp oyunuzu bizim
partiye vermezseniz “dinsiz kalırsınız” diye korkutuyor. Başbakan ise elinde bayrak, kent kent dolanıp, oyunuzu bize vermezseniz “düşmanla
savaşacak uçaksız ve tanksız
kalırsınız” demeye getiriyor.
* * *
Başbakan’ın Mersin’deki konuşmasında uzun uzun anlattığına göre “yüzde 100 yerli taarruz helikopteri (ATAK) üretildi ve seçimden sonra iktidara devam ederlerse yüzde 100 yerli savaş uçağı da inşallah Türkiye’nin savaş sanayi fabrikalarında” yapılacak.
Onlarca teşvik paketi!
Yüzlerce tedbir paketi!
Binlerce dönüşüm paketi!
13 yıl paketlerle geçti.
Başbakan’ın Mersin’de seçim mitinginde, Cumhurbaşkanı’nın da İstanbul Eminönü’nde Faruk Saraç Tasarım Meslek Yüksek Okulu açılışında yaptığı konuşmaya göre, “Türkiye’nin montaj sanayinden kurtulup, yüzde yüz yerli ileri teknoloji ürünü üretmeye ve dünyaya satmaya” başlaması ancak ve ancak Tayyip Erdoğan’a başkanlık yolunu açacak yüksek oyların AKP’ye gelmesiyle mümkün olacakmış (!)
Dindar Kürtler!
Milliyetçi Türkler!
Ve o 2.5 milyon genç!
Bu konuşmaları dinliyorlarsa;
“Aklımızla alay etmeyin… Neden uçağı şimdiye kadar yapamadınız, onu anlatın…” diyordur.
* * *
Bir elinde Kur’an ve diğer elinde bayrak, seçim meydanlarına dökülüp oy isteyenlere; Kur’an hakkı için ve bayrak hakkı için sormak gerekli: ASELSAN var. HAVELSAN var. TAI var. SSM de (Savunma Sanayi Müsteşarlığı) var. 13 yıl içinde bunların etrafında yüzde 100 yerli ve çok güçlü bir savunma sanayi üretimi niçin kümelenemedi? ASELSAN’ın etrafında neden güçlü bir makine sanayi kurulamadı ve kurulması için sizi muhalefet mi engelledi? TAI’ye girdi sağlayan yüzde 100 yerli ve güçlü tedarik zincirini 13 yılda neden oluşturamadınız? ASELSAN ile diğerleri 13 yılın sonunda hâlâ “yüzde 70’lere varan yabancı tedarikle çalışmak zorunda” kalıyorlar, neden? Savunma Sanayi Müsteşarlığı, yüzde 20 yerli alt yüklenici kuralını bile neden işletemiyor ve neden yerli tedarik işi mühendislik becerisi isteyen yeni yerli şirketlere doğru kaymadı, kayamıyor?
Dindar Kürtler!
Milliyetçi Türkler!
Ve o gençler!
Bu soruları soruyordur ve anketlerdeki morartı belki de bu yüzdendir.
SÖYLEŞİ
5 yaşında çocuk!
Samanyolu Yayın Grubu Başkanı Hidayet Karaca’nın, “reddi hakim talebini” kabul etti diye hakim Metin Özçelik’i hapse koydular. Doktor olan eşi Hatice Özçelik’i de çalıştığı Bezm-i Alem Hastahanesi’ndeki
görevinden attılar. Dün gazetelerde haberi vardı. Kendisi hapse atılan, eşi işinden atılan hakimin 5 yaşındaki oğlu da hastanenin kreşinden atıldı. Fethullah Gülen’den intikam alma, 5 yaşındaki çocuğa kadar uzandı.
SÖZCÜ

Leave a Reply

Your email address will not be published.