Başbakan Binali Yıldırım, “Bizim deniz kıyılarımızın uzunluğu kara hudutlarımızın üç katı. 8 bin 484 kilometre. Komşu olduğumuz ülkeler var, bunlarla problemlerimiz var. Adalarda var, kıta sahanlığı meselesi var, uluslararası sular var. Özellikle Ege’de bir takım konularımız var. Bunları inceleyecek ve uluslararası deniz hukuku çerçevesinde ülkemizin hakkını hukukunu takip etmek için sadece hukukçu değil, yetişmiş deniz hukukuna vakıf gençlerimize, insanlarımıza, hukukçularımıza ihtiyaç var” dedi.
Başbakan Yıldırım, Pîrî Reis Üniversitesi tarafından kendisine verilen fahri doktorayı törenle kabul etti. Tevcih töreninde bir konuşma yapan Yıldırım, hükümetin icraatlarında Pîrî Reis’i rehber olarak gördüklerini belirterek, “Piri Reis’i şükranla, minnetle yad ediyorum” dedi.
Dünya ticaretinin yüzde 85’iden fazlasının denizler aracılığıyla gerçekleştiğini, ülkelerin ihtiyaçlarının denizler aracılığıyla karşılandığını vurgulayan Yıldırım, “Eğitim her zaman ülkemizin en önemli konularından biri. Birçok konu gündemden düşer, eğitim düşmez. Birçok eser kazandırdık ülkemize ama unutmayalım bütün bu eserler, köprüler, havalimanları, hastaneler, yollar, tüneller, bunların ömrü var. Bunların ömrü bilemediniz elli yıl, yüz yıl. Taşa, toprağa yaptığınız yatırımın ömrü sınırlıdır. Ama insana yapılan yatırımın ömrü nesilden nesle sonsuza kadar devam eder” şeklinde konuştu.
“2002’YE GÖRE 11 KAT DAHA FAZLA EĞİTİM BÜTÇEMİZ VAR”
En önemli atılımın eğitim-öğretim alanında yapılması gerektiğinin farkında olduklarını ve buna göre hareket ettiklerini bildiren Başbakan Yıldırım, “2002 yılında ülkemizin durumunu biliyorsunuz. Büyük iki tane krizden geçmiş, ülkede moraller çökmüş. İlk günden hemen harekete geçtik. Bir yandan kalkınma hamlelerini devam ettirirken, diğer yandan da eğitime olan bütçeyi artırmakla işe başladık ve her geçen yıl eğitim bütçesi arta arta bugün 2002’ye göre 11 kat daha fazla eğitim bütçemiz var. Eğitim bütçesinin toplam bütçe içerisindeki payı 122 milyar en büyük payı alıyor. Çünkü insana yatırım geleceğe yatırımdır. Gençliğe yatırım, geleceğe yatırımdır” değerlendirmesinde bulundu.
“TÜRKİYE’NİN DENİZ HUKUKU KONUSUNDA ÇOK CİDDİ YETİŞMİŞ İNSANA İHTİYACI VAR”
Türkiye’nin eğitim camiasının 25 milyon kişiye ulaştığını kaydeden Başbakan Yıldırım, şunları kaydetti:
“7 milyon üniversite öğrencimiz var. Dünyanın birçok ülkesinin nüfusundan çok daha fazla. Katar’ın 2 milyon nüfusu var bizim üniversite öğrencimizin sayısı 7 milyon. Kıyaslamayı yapın. 15 yıl içerisinde üniversitesi olmayan ilimiz kalmadığı gibi birçok ilimizde 5-10’a kadar üniversite kurduk. Toplam 184 üniversitemiz var. Nereden buraya geldik? 76 üniversiteden buraya geldik. 2002 yılında 558 fakültemiz vardı, üçle çarptık bin 635 fakülteye çıkardık. Şimdi rektör bana söyledi ‘Bizim üniversitemizde bir fakülte ihtiyacımız var. Bir hukuk fakültesine ihtiyacımız var’ dedi. Tabii denizcilik hukukla beraberdir. Türkiye’nin deniz hukuku konusunda çok ciddi yetişmiş insana ihtiyacı var. Niye? Bizim deniz kıyılarımızın uzunluğu kara hudutlarımızın üç katı. 8 bin 484 kilometre. Komşu olduğumuz ülkeler var, bunlarla problemlerimiz var. Adalarda var, kıta sahanlığı meselesi var, uluslararası sular var. Özellikle Ege’de bir takım konularımız var. Bunları inceleyecek ve uluslararası deniz hukuku çerçevesinde ülkemizin hakkını hukukunu takip etmek için sadece hukukçu değil, yetişmiş deniz hukukuna vakıf gençlerimize, insanlarımıza, hukukçularımıza ihtiyaç var. Onun için Pîrî Reis üniversitesine Hukuk Fakültesi kurulması için gereken yapılacak.”
“DOĞAL KAYNAKLARIMIZ YOK AMA İNSANIMIZ VAR”
Denize inen her geminin, açılan her tersanenin Türkiye’nin geleceğine yapılan yatırımların birer örneği olduğunun altını çizen Yıldırım, 15 yıl içerisinde tersane sayısının iki kat artırıldığını söyledi. Başbakan Yıldırım konuşmasını, “Petrolünüz olabilir, günü gelir biter. Doğalgazınız olabilir, günü gelir biter. Ama en büyük kaynak insandır. İnsan kaynağınız varsa gerisini düşünmeyin. Allah’a şükür bizim doğal kaynaklarımız yok ama insanımız var. İnsanımızın, gençlerimizin neye muktedir olduğunu bu bir yıl içerisinde yeterince gördük” diye bitirdi.