Erhan Yurdayüksel: Ah bir anlasak!..

Koronovirüs hastalığı (Covid-19) ‘Dünya’da önemli bir halk sağlığı tehdidi oluşturmaktadır.

Koronavirüsün bulaşmasını tek başına engelleyebilecek veya tedavi edebilecek herhangi bir gıda olmasa da sağlıklı ve dengeli beslenmenin, fiziksel aktivite ve düzenli uyku ile beraber bağışıklık sistemini güçlendirdiği kanıtlanmıştır.

Anladık!..

Salgın başladığından bu yana neredeyse her gün okuyoruz, duyuyoruz bunları.

Salgında bağışıklık sistemini güçlendirecek yemek tabağı’nı merak ediyoruz mesela;

Her ana öğünde tabağın bir çeyreği sebzelerden, diğer çeyreği tam tahıl ürünlerinden ve kalan yarısının eşit üç parça halinde meyvelerden, yüksek proteinli gıdalardan (kuru baklagiller, et, yumurta, balık, tavuk, yağlı tohumlar, vb.) ve süt ürünleri (süt, yoğurt, ayran, peynir vb.) yemek tabağının olmazsa olmazı olduğunu görüyoruz.

Günümüzde zam oranı tartışılan asgari ücreti düşünmekten tabağın içindekiler düşünülebilir mi?

Sağlık için bağışıklık sisteminin güçlendirilmesi şart.

Hadi o zaman,

Kredi kartında kalan bakiye kadar doğru markete…

Ne lazımdı bağışıklık sistemini güçlendirmek için?

Turunçgiller, Kırmızı ve Yeşil Biber. (C Vitamininden zengin besinler)

Birer-ikişer tane,

Havuç, ıspanak, brokoli, kırmızı dolmalık biber (A vitamininden zengin besinler)

Gramla,

Yeşil yapraklı sebzeler (Demir bakımından zengin besinler)

Demetle,

Süt ürünleri (Kalsiyum ve protein içeren gıdalar)

*Bunlar nasıl olacak? Şişede, kalıpta, kutuda!..

Şurada sütün, peynirin ucuzları var inanılmaz… Yoğurt da var!

Market faslı zorlu bir alış-veriş yaşatır oldu son zamanlarda.

Sütün litresi 10, peynirin kilosu 80-100 lirayı geçti.

Gıda güvenilirliği haram-helal ikilemine bırakıldı.

TSE ‘helal gıda standartları’ ile nasıl ‘helal’ kılabilir ‘haram’ı?..

İsrailli teknoloji girişimi Imagindairy,

süt proteinlerini bitkilere aktararak,

‘ineksiz inek sütü’ üretmeyi başardıklarını açıkladı.

Oysa yıllardır merdiven altı yöntemlerle Türkiye’de
korsan üreticilerin marifeti olan sağlığa zararlı sütsüz süt ürünleri raflardan inmez oldu!..

Asgari ücretli, emekli, memur, dar gelirli ucuz ürün peşine düşünce,

kazein maddesini suyla peynire dönüştürenler,

tarihi geçmiş ürünleri paketleyenler piyasada cirit atmaya başladı.

2002 yılında 2 TL olan sütün litresi 2021 yılında 10 liraya dayandı.

Tüketici Hakları Derneği (THD), TÜİK ve Türk-İş’in verilerini kullanarak,

Türkiye’deki aç ve yoksul sayısını ortaya çıkardı.

THD’nin hesaplamalarına göre, 2021 yılı Haziran ayı itibariyle;

Türkiye’de 16 milyon aç, 50 milyon da yoksul insan yaşıyor.

Yıllardır soyuldu-çalındı cennet ülke.

Siyaset, bürokrat, sermaye çeteleri hastanın ilacından,

bebeklerin geleceğine kadar yağmaladılar.

Kimi aydınlar ve aydınlığın karanlık yüzleri onları alkışladı yıllarca…

Toplumun çıkarcıları küçük çıkarları için oyları ile kirli kadrolara yaşam verdiler.

Bağışıklık sistemi düşünecek kaç sofra geriye kaldı dersiniz?..

Çocuklarını acıya ve umutsuzluğa terk etmiş bir memleketin,

hangi sofralarının yemek tabakları bağışıklık sistemini güçlendirir?..

Nerede, nerede, nerede?.. Nerede yanlış yaptığımızı!

Ah bir anlasak!..

Erhan Yurdayüksel

18.11.2021