Erhan Yurdayüksel: Sen de benim hatalarımdan birisin…

Bir tanecik canım torunum, yüzüme bakıp “Örümcek adama benzedin” dedi.

Yüzümdeki maskeyle neye benzedim bilemem ama maskesiz olmaz.

O an zaten maskeli kahramanlardan yanaydım.

O “bize bir şey olmazcılardan” yana değil.

Eşini, dostunu, arkadaşını, akrabasını, yakınını, annesini, babasını,
canından bir parça olan çocuklarını, sevgilisini,
kedisini, köpeğini bile bile ateşe atan o insanlardan (!) yana hiç olamam.

Bence (COVID-19) koronavirüs sorunu var, tamam!

Ama asıl sorun, sorumsuz, düşüncesiz, ahlaksız “insan (!)” sorunu…

Aklı olan, mantıklı, biraz donanımlı, kendini bilen, bilinçli,
insanlığa saygılı, vicdanlı, sorumluluk sahibi « insan » olmak çok mu zor ?

Zor demek ki…

Zor olmasaydı ‘Dünya’da Covid-19’dan ölenlerin sayısı 5 milyonu geçmezdi.

Yaşama saygısız, duygusuz, yüzsüz, vicdansız, bilinçsiz,
sorumsuz, akılsız, mantıksız ve acımasız olmak kolayına geliyor!..

Bu kolaycılığı, çıkarcılığı seçenler değil mi bitmek bilmeyen
koronavirüsü  yayıp 5 milyonu geçkin insanı öldüren?

Veya,

‘Hava kirliliği yüzünden dünyada her yıl yaklaşık 8,8-9 milyon kişinin erken ölümüne neden olan!’

2020 başından bugüne kadar koronavirüs, hava kirliliği ile alakalı basına binlerce haber yansıdı.

Bunca yaşananlara, haberlere ve eldeki verilere rağmen, bu duyarsızlık niye ?

***
Aslanım benim, “Korona terk etsin artık dünyamızı, çok sıkıldım” dedi…

«Olur aslanım, sorun sadece koronavirüs sorunu olsa! » diyemedim.

“İklim Değişikliğinde Ekonomik Fikir Birliği” başlıklı çalışmayla yapılan açıklamada,

Uluslararası ekonomistler, iklim değişikliği nedeniyle oluşacağı öngörülen
ekonomik zararın 2025’e kadar yılda 1,7 trilyon dolara,

2075’e kadar ise yılda yaklaşık 30 trilyon dolara ulaşacağı konusunda görüş birliğine varmışlardı.

(COP26) 26. BM İklim Değişikliği Konferansı’nda ise ülkeler “hayal kırıklıkları” arasında anlaşmaya vararak,
gelecek yılın sonuna kadar 2030 emisyon azaltma hedeflerini güçlendirmeyi kabul ettiler.

‘Bir ucundan da olsa başlamak bitirmenin yarısıdır’ derler ya,

İklim mücadelesi hızlıca, zaman geçirmeden ülkemizde de başlasın artık!..

Çünkü…

İklim değişikliğinin maliyeti daha şimdiden sofralarımızda fazlasıyla hissediliyor.

Ayrıca,

‘Duyarsız insanlık virüsü!’ ise yaşantımızın her alanına musallat olmuş durumda.

Biz en iyisi ‘duyarsız insan virüsü’ ve taşıyıcılarını kendimizden uzak tutalım.

Tutalım ki…İş işten geçince,

“Sende benim hatalarımdan birisin” demek zorunda kalmayalım!..

Erhan Yurdayüksel

14.11.2021