Plaj sezonu için koronavirüs ne anlama geliyor?!.

Havanın ısınması ve yetkililerin plajları yeniden açmayı planladıklarını duyurmasıyla birlikte, göldeki, denizdeki plaj tatilleri ve koronavirüs ile birlikte tatilin, yüzmenin, eğlenmenin güvenli olup olmadığı sorusu insanları düşündürüyor.

Arizona Üniversitesi Su ve Enerji Sürdürülebilir Teknoloji Merkezi (WEST) Merkezi:

Araştırmalar, SARS gibi diğer koronavirüs suşlarının oda sıcaklığında klorlu musluk suyunda 12 gün,

oda sıcaklığında atık suda iki ile altı gün ve daha soğuk, sıcaklıklarda, göl, deniz, nehir sularında daha uzun süre hayatta kalabileceğini göstermektedir.

Koronavirüslerin suda hayatta kalması, ülke genelindeki laboratuvarları kanalizasyon sularında COVID-19’u izlemeye yöneltti.

Her ne kadar bulaşıcı damlacıklar suyu kirletebilir ve virüs atık suda tespit edilmiş olsa da, uzmanlar, göller, nehirler ve okyanuslar gibi büyük su kütlelerine girdiğinde virüs konsantrasyonunun zor olacağı kadar seyreltileceğini kabul ediyor ancak bu sularda (COVID-19) virüsün uzun süre kalabilme özelliği bilim insanlarını farklı araştırmalara sevk ediyor..

Hastalık Kontrol ve Önleme Merkezlerine göre, insanların eğlence amaçlı yüzme yoluyla enfekte olabileceğine dair bir kanıt yoktur ve “COVID-19’un su yoluyla bulaşma riskinin düşük olması bekleniyor.” Plajların açılmasıyla net bulgulara ulaşmak mümkün olacaktır.

Uzmanlar, eğlence su aktiviteleriyle COVID-19 ile enfekte olmanın pek olası olmadığını kabul etmeseler de,

su faaliyetlerini sürdürme konusunda başka bir endişeleri vardı: ‘sosyal mesafeyi gevşetme.’

Su aktivitelerinde bu durumun aksini düşünmek mümkün değildir.

Uzmanlar, Eğlence amaçlı su aktiviteleri doğal olarak sosyaldir;

sıcak hava kalabalıkları çekerken plajlar dolu olur,

insanlar şemsiyelerin altına toplanır ve havlulara yan yana uzanır ve sosyal atmosfer su kenarında 2 metre sosyal mesafeyi uygulamayı zorlaştırır.

Suyun kendisinin güvenli olduğundan oldukça emin olsakda, havuzda veya plajda bir güne eşlik eden diğer birçok aktivitenin (COVID-19) virüsünü yayacağından endişe ettiklerini belirttiler.

Bulaşıcı hastalık doktoru ve Viroloji Harvard Yüksek Lisans Programı yardımcı başkanı Dr. Benjamin Gewurz,

COVID-19 enfeksiyonunun birincil modunun hala kişiden kişiye bulaşma olduğunu ve eğlenceden kaçınmanın birincil nedeni olduğunu vurguladı.

Çünkü insanlar COVID-19’a sahip olabilir ve herhangi bir belirti göstermeyebilir.

Havuz Su Arıtma Danışma Grubu tarafından yayınlanan tavsiyelerde,

yüzücülere sosyal mesafeyi uygulamadan yüzmekten kaçınmaları,

suyun içinde değil yüzeyinde kalmaları, kesinlikle ağız ve burunlarını su temasından uzak tutmaları tavsiye edildi.

“Toplumu tekrar açmaya ve daha normal olmaya doğru adım atmaya başladığımızda,

sosyal mesafelerin korunması ve hijyen kurallarına uyulması gerekiyor.”

Dr. Gewurz, “Bulaşıcı koronavirüs, COVID 19’a neden olan koronavirüs ile enfekte kişilerin oral sekresyonlarında tespit edilebilir ve bunların bir içecek, paylaşarak veya yakın temasta bulunarak yayılabileceğinden endişe ediyorum.”

Biz henüz COVID-19 için bu tip bir bulaşmayı incelememiş olsak da,

hepatit A gibi diğer virüslerle olan deneyimlerden bu tür bulaşmanın söz konusu olduğu bilinmektedir” dedi.

Sağlık Bakanlığı Koronavirüs Bilim Kurulu Üyesi Prof. Dr. İlhami Çelik;

“Corona virüsün denizden bulaştığına dair hiçbir kanıt yok.

Havuzda ise, klorlanma süreci önemlidir.

Yeteri kadar klor varsa virüsün burada yaşaması imkansızdır” ifadelerini kullandı.

Kayseri Şehir Hastanesi Başhekimi Bilim Kurulu Üyesi Prof. Dr. İlhami Çelik,

“Açıklanan rakamların son derece iyi olduğunu söyleyebilirim.

Bir vaka olacak ve mutlaka birilerine bulaştıracak. Aile kümelerini görüyoruz.

Onları biz alıp tedavi ediyoruz veya izole ediyoruz.

Acele etmemek lazım. Çünkü corona durumu, bıçak gibi kesilmesini beklediğimiz bir olay değildir” diye konuştu.

Coronaya karşı alınacak tedbirlerin önemine dikkat çeken Prof. Dr. Çelik, şöyle konuştu:

* Bundan sonraki aşamada en önemli belirlenecek faktör, insanlarımızın davranışlarıdır.

İnsanlar sosyal mesafeye uymayıp, maskelerini takmazlar ve hijyen kurallarına gereken önemi göstermezlerse vaka sayılarında bir artış bekleyebiliriz.

Bu gayet doğal bir şeydir.

* Bulaşı engelleyecek adımlar atmamız gerekiyor.

Tüm insanlarımızın ve vatandaşlarımızın buna çok dikkat etmesi gerekiyor.

Tanımadığı kişilerden uzak durması, maskeli gezmeleri, yakın olacaklarsa 1,5 metre kuralını ihmal etmemeleri gerekir.

* Kapalı ve kalabalık ortamlardan kaçınmalarını öneriyorum.

Asıl vaka artışını belirleyecek olan vatandaşlarımızdır. En önemli konu budur.

Sağlık Bakanlığı Koronavirüs Bilim Kurulu Üyesi Prof. Dr. İlhami Çelik

“DENİZDEN VİRÜS BULAŞTIĞINA DAİR KANIT YOK”

Yaz tatilinde deniz kıyısına gitme düşüncesinde olanlar için de önemli uyarılarda bulunan Prof. Dr. İlhami Çelik,

* Virüsün denizden bulaştığına dair hiçbir kanıt yok. Oradan bulaşabilecek başka mikroorganizmalar var.

Özellikle bakteriler var. Deniz suyunun temiz olup olmadığını anlamak için koli basiline bakılır.

* Bu aşamada corona virüsün buradan bulaştığına dair bir kanıt yok.

İnsanların teorik olarak bulaşmayacağını bilmesi gerekiyor. Havuzda ise, klorlanma süreci önemlidir.

* Yeteri kadar klor varsa burada corona virüsün yaşaması imkansızdır.

İnsanlar bir başkasının tükürüğünü yutarlarsa yakın mesafeden sıkıntı olabilir.

O açıdan sosyal mesafe kurallarına uyulması gerekiyor.

* Deniz için böyle bir risk söz konusu değildir.

Özellikle plajda veya havuzda şezlonglarda yatarken eğer birbirlerine çok yakın duracaklarsa bunlardan kaçınmaları gerekiyor.

Bilim Kurulu’nda bununla ilgili bir rehberlik yayımlandı.

*Tüm oteller önlemlerini alıyorlar. Vatandaşlarımızın da bu kuralları bilmesi ve riayet etmesi en önemli faktörlerden biri olarak gözüküyor.

“HİJYENE ÇOK DİKKAT EDİLMELİ”

1 Haziran’dan sonra hizmet vermeye başlayacak restoran ve kafelere ilişkin de Prof. Dr. Çelik, şunları söyledi:

* Kalabalık ve kapalı ortamda duruyorsanız risk her zaman artar.

O kapalı alanlarda mümkün mertebe işinizi çabuk bitirip, oradan ayrılmanız önem arz ediyor.

Mutlaka yemek yeme durumunda kalacaksanız sosyal mesafe kurallarına uymanız gerekiyor.

* Masanın yan yana olmaması, başka insanlarla çok yakın mesafede olmamanız önemlidir.

Yemekler hijyenik ortamda hazırlandıktan sonra sıkıntı yok.

Restoran ve kafelerde çalışan insanların hijyene çok dikkat etmesi gerekiyor.