Cüneyt Arcayürek: İkili…

Cüneyt Arcayürek-2013-1TV’lerde halkın gözünün içine bakarak, hatta insanları budala yerine koyarak gerçekdışı, gerçeklere aykırı kim konuşabilir?
Saraylı’nın 13 yıldır gerçekleri saptıran konuşmalarıyla kimse boy ölçüşemez diye bir kanıya ulaştık ki, aaa bir de ne görelim! Ona rakip bir başkası, Başbakan Ahmet Davutoğlu, TV’lerde aynı yolun yolcusu.
Çankaya Köşkü’nde bir kısım gazeteci ile yaptığı görüşmeyi TV’den izleyenler sanki başka bir gezegenin insanlarıymış, Bay RTE’nin konuşmalarında gerçekleri saptırdığını hatta büyük yalanlar-la toplumu yıllardır uyuttuğunu bilmiyorlarmış gibi, kelimesi kelimesine:
“Cumhurbaşkanı siyasetin üstünde tarafsız konumdadır” dedi.
Bu yargıyı yalaka bir vekil, gazeteci söylese, yuh veya yalanın bu denli sunturlusuna pes, diyerek geçeceğiz ama..
…ne çare bu sözü söyleyen anlı şanlı TC Başbakanı!
***
Seçime giderayak Bay AD, kişisel geleceğine dönük parlak vaatlerde bulundu.
Başkanlık seçimi gelir de başbakanlığa veda edecek olursa, evine kapanıp kitap yazacağını söyledi.
Aman Ahmet Bey aman dikkat. Yazacağınız kitap siyasete adım atarken ünlenen Stratejik Derinlik kitabınıza benzemesin!
Zira Dışişleri Bakanlığı’na koltuğunuzda bu kitapla girdiniz. Başbakan da
o kitaptaki Osmanlı kokan görüşleri ya okudu ya da ikna ettiniz ve..
….komşularla sıfır sorun politikası izleyeceğinizi ilan ettikten sonra, bugün çevremizdeki ülkelerin hepsiyle neredeyse kanlı bıçaklı duruma getirdiniz bu ülkeyi!
***
Demem şu ki Ahmet Bey, şu ya da bu nedenle yazmak zorunda kalacağınız kitap, lütfen demokrasimizi ve geleceğini içermesin. Sıfır sorun politikanızın akıbetine benzer sonuç hazırlamasın!
Nasıl bir kitap yazabilirsiniz? Örneğin başbakan ve genel başkan olabilmek için zamanın Başbakanı Bay RTE’ye bugün somut kanıtlarını gördüğümüz sözünden çıkmayacağınız AKP modeli.. ne derseniz o kurala…
…Saraylı’nın dayatmasına boyun eğdiğiniz Hakan Fidan olayını da örnek göstererek vaadinize sadık kaldığınızı yazarsanız…
…tarihe de, siyasal geleceğimize de ibretlik, elbette unutulmayacak bir eser kazandırmış olursunuz.
Üstelik TV’lerde basına açıkladığınız, “Hayatım boyunca içime sinmeyen hiçbir şeyi savunmadım” söyleminizin arkasında da durmuş olacaksınız!
***
Başbakan AD, AKP’nin seçim beyannamesine başkanlık sistemini savunduğunu kanıtlamak çabası içinde iki-de bir “bu soruna partinin bakış açısını ben kaleme aldım” sözünü neden söylüyor acaba…
Saraylı’nın bu konuda kimi kuşkuları var da Başbakan bu kuşkuları giderme-ye mi çalışıyor?
Yoksa AKP tabanına bak ben ne kadar Saraylıyım demek için mi bu söyle-mi yinelemek zorunda hissediyor kendini…
Bu ikili arasındaki özel dünyalarında olup bitenleri kim bilebilir?
Bizdeki demokrasinin, fakir fukara, dar gelirli, köylü, emekli halkımızın rızası ile yıllardır çözümleyemediğimiz bir bulmacadır bu ikili!
***
Bay RTE’nin, 400 vekilden 335’lere razı olması örneğin palavralarının toplumdaki eski etkisini yitirdiğinin kanıtı mı?
RTE çoktan 301’e AD de iktidar olmaya yetecek 276’ya razı bir hava yansıtıyorlar.
RTE ve AD bugün dün olduğu gibi yüzde 50’nin üstünde oy alacaklarını içeren anketler açıklayamıyor.
Bu ikilinin bir kavanoz fazla oy için neler tezgâhlayacaklarını yaşamadan yarını görmek olanaksız.
Cumhuriyet

Leave a Reply

Your email address will not be published.