Mustafa Balbay: Cumhuriyeti Çankaya’da Kutlamak!

Mustafa Balbay-Kılıçdaroğlu-Meclis-10Son 10 gün içindeki Anadolu gezilerinde yurttaşların Çankaya Köşkü’nün işlevsizleştirilmesine sanılandan daha büyük tepki duyduğuna, hatta öfkelendiğine tanık olduk.
Bergama’nın Demircidere köyündeki kahve sohbetinde, Burhaniye’deki yoğun katılımlı salon toplantısında, Kırşehir’deki yerel gazete Expres’in birinci yaş günü töreninde, Burdur’daki Fakir Baykurt’u ölümünün 15. yılında anma toplantısında katılımcılarla ülkenin son durumunu ve genel gidişi konuştuk. Bütün toplantıların sonrasında etrafıma kümelenen insanlar önce ülkenin içinde bulunduğu durumdan duyduğu kaygıyı, sonra da CHP’den beklentilerini dile getirdiler. Her iki konu sık sık birbirine karışıyordu. Bu anlamda CHP’ye yönelik beklenti sadece bir parti başarısı elde edilmesiyle sınırlı değil, ülkenin bu karanlık gidişten kurtarılmasıyla ilgili yoğunlaşmış duygular içeriyordu.
Yurttaşlar Çankaya’nın artık Cumhurbaşkanı makamı olarak kullanılmamasına iki türlü bakıyorlar. Bir kısmı “Orasının o koltuğa oturan 12. kişi tarafından işgal edilmemesi hayırlı oldu, tarihi ile birlikte temiz kalsın” diyor. Bir kısmı da “Nasıl olur, Erdoğan başka bir ülkenin cumhurbaşkanı mı? Hem Cumhuriyetin 100. yılı benim diyor, hem de Cumhuriyetin en önemli kurumunu çürümeye terk etmek istiyor” değerlendirmesi yaparken, son cümleden sonra söylediklerini bu sütunlara aktarmamızın zor olduğunu paylaşmakla yetinelim.

***

Dün Ahmet Taner Kışlalı’nın aramızdan koparılışının 15. yılı nedeniyle evinin önünde yapılan törene katıldıktan sonra toplu halde anıtına yürürken de başkentlilerin dile getirdiği konulardan biri buydu.
29 Ekim yaklaşırken Çankaya Köşkü daha ciddi bir tartışma konusu olacak. Erdoğan’ın resepsiyon davetinde özenle altını çizdiği yeni çalışma yeriyle ilgili pek çok yakıştırma var. Aksaray deniyor, Beştepe deniyor, arada bir Sultan Sarayı adı geçiyor. Burdur’da konu bu yanıyla da gündeme gelince, şunu paylaştım:
“Mademki kendisi partisinin adının Ak olduğunu söylüyor, mademki tüm Türkiye’nin babalığına soyunuyor, o zaman oraya AK Baba’nın Sarayı diyelim…”
Salondakiler alkışla bu adı onayladılar. Kim bilir belki de Çankaya’yı devre dışı bırakıp Atatürk Orman Çiftliği’ni talan edip bambaşka bir mekân kuran 12.’nin sarayına bundan sonra bu adla çağırmak yakışır.

***

Önümüzdeki hafta Cumhuriyetin 91. yılı ilk kez Cumhuriyetin başlıca mabedi olan Çankaya Köşkü dışında “kutlanacak”.
Anadolu’da bana onlarca soru soran, zaman yetmezliği nedeniyle ayrıntılı yanıt veremediğim yurttaşlara da diyeceğim o ki, Ankara’da artık Cumhuriyetin temel değerleri üzerinde kurulu bir yer kalmadı. Bu aşamadan sonra AKP’nin ve onun cumhurbaşkanının yaptıklarına karşı “Cumhuriyeti koruyacağız” diye bir çıkışta bulunmanın anlamı yok. Artık hedef şu olmalı:
Atatürk Cumhuriyeti’ni 21. yüzyılın değerleriyle birlikte yeniden kurmak.
Aksi halde AKP sanki yepyeni şeyler istiyormuş da, buna karşı çıkanlar tutucuymuş, değişime karşıymış gibi bir görüntü ortaya çıkıyor. AKP’nin dünyada da bizi yalnızlığa iten ve itibarsızlaştıran Cumhuriyet kurumlarını yıkma politikasına karşı gerçek anlamda yeniyi, çağdaş olanı istemek gerekiyor.
29 Ekim kutlamalarında yurttaşların akın edeceği başlıca mekân elbette Anıtkabir olacak. Halkın Cumhuriyeti kutlama mekânı olarak Anıtkabir’in ardından Çankaya Köşkü’nü binlerce yurtseverle doldurmaya ne dersiniz?

SÖZCÜ

Leave a Reply

Your email address will not be published.