Mustafa Mutlu: Son tweet!

Mustafa Mutlu-1Başbakan, Bursa mitinginde büyük bir nefretle yüzünü buruşturdu ve “Twitter mivıttır, hepsinin kökünü kazıyacağım” dedi.
Dört saat sonra da Twitter’a erişim mahkeme kararıyla yasaklandı.
Twitter dediğiniz şey ne?
Bir tür boş kâğıt…
Ne yazarsan, onu kabul ediyor.
Yazanlara, yazılanlara kızdı; kâğıdı yasakladı Başbakan…
***
Hatırlarsanız; yine bu Başbakan altı ay önce beni işimden attırdığı zaman ona bir çift söz söylemiştim:
“Yazacak gazete bulamazsam internete… Onu da bulamazsam dağa, taşa… Yine engellersen iki kaşının tam arasına yazarım!”
Dağa, taşa gerek kalmadı; iki hafta tatil yaptım, çok daha özgür bir gazeteye kavuştum!
Şimdi susturabiliyor mu beni Başbakan?
Demirören’e telefon edip zırıl zırıl ağlatıyordu; İlker Yücel’e telefon edebiliyor mu?
***
O kadar dünyadan kopuk ki Hazret, “fikre kelepçe takılamayacağını” bile bilmiyor!
Sonuç ortada:
Twitter’a erişimi engelledi; bütün kullanıcılar iki saat içinde ayarlarını değiştirip engeli aştı.
Yani, Twitter’ı kapatamadığı gibi, bir gecede yüz binlerce yeni kullanıcı kazanmasına hizmet etti!
***
Kâğıt, kâğıttırBaşbakan; ne kadar kızsan, yırtsan nafile…
Twitter, Facebook, You Tube da bir tür boş kâğıttır…
Tek başlarına hiçbir suçları yoktur.
Sen gazete patronlarına baskı yaptın, gazetecileri susturdun ya; milyonlarca “sosyal medya gazetecisi” yarattın başına…
Eskiden en fazla dokuz, on kişi itiraz ederdik, şimdi klavyeyi kapan muhalif yazar!
Yani ortada bir suç varsa; emin ol, Twitter’ın suçu değil bu…
Senin suçun…
***
Tehdit ettin, hapse attırdın, işimizden kovdurttun, ekmeğimizle oynadın; ama fikre zincir vurulamayacağını hesaplayamadın!
Üçümüzü, beşimizi susturdun; milyonlarca olduk…
Bir iki siteyi, gazeteyi kapattırdın, televizyonlara ceza yağdırttın; daha etkilisini bulduk!
***
Şimdi sadece “boş bir kâğıt” olan Twitter’a taktın kafayı… Belki bu yazının yayınlandığı saate kadar Facebook’u, You Tube’u falan da kapattırdın ya da kapattırmak üzeresin…
Nafile Başbakan!
Bedenlerimizi tutsak edebilirsin ama… Fikirlerimizi asla!
İnternetteki “kuşumuzu” alırsın, posta kuşunun kanadına bağlar, yine tüm dünyaya yayarız diyeceklerimizi!
Zulüm sürdüğü…
Halkın paraları sıfırlandığı…
Ayakkabı kutuları dolduğu…
Berkin’ler öldüğü sürece…
Mahkemeleri bile sindirip istediğini yaptırırsın ama… Bizim sokak çocuğu yüreklerimize söz geçiremezsin Başbakan…
Birer “Akdenizli” çıkar içimizden ve tüm zulmüne inat keyfinle dans eder karşında!
Sen vurdukça kahramanlaşır…
***
Kâğıda kızma Başbakan, Twitter’a, Facebook’a kızma… Onların suçu yok!
Doymak bilmeyen iştahına, kibirli ruhuna, insaftan uzaklaşan kalbine kız, kızacaksan!
Paraları sıfırlayan oğluna kız, işadamına bedava villa siparişi veren kızına kız…
İş üstünde yakalanan bakanlarına, onların çocuklarına… Bürokratlarına, partililerine, “Milletin a…na koyacağız” diyen yandaş işadamlarına kız…
14 yaşındaki çocuğu öldüren “kahraman polis”ine kız…
Onlar düşürdü seni bu hale…
Ve bu hal sürdükçe kâğıdı yok edersen internete…
Onu yasaklarsan dağa, taşa…
Yetmedi iki kaşının tam arasına yazarız da yine susmayız Başbakan!
İşte; bu da sana son “tweet”im olsun!
SUS BE ADAM!
Ulaştırma Bakanı Lütfi Elvan, Twitter yasağı için ne diyeceğini bilememiş ve “Türkiye interneti yasaklayan bir ülke değildir. Karar siyasi değil, mahkemenin aldığı bir karardır” diye bir şeyler gevelemiş…
Madem karar siyasi değil de hukuki… O zaman nasıl oluyor da Başbakan’ın “Twitter mivıttır; hepsinin kökünü kazıyacağız” demesinin üzerinden sadece dört saat geçtikten sonra böylesine inanılmaz bir yasak geliyor?
Sözüm Bakan Elvan’a:
Tamam; Başbakan’ın hezeyanlarına artık siz bile akıl sır erdiremez oldunuz da… En azından susun be kardeşim!
Halktan utanmıyorsanız, Allah’tan korkun!
GÜNÜN SORUSU
Soru bu kez benden değil tiyatrocu Oktay Kaynarca’dan:
Twitter’ı kapat, Facebook’u yok et, interneti engelle de; aklımızı, vicdanımızı, yüreğimizi nereye gömeceksin?
DİKTATÖRÜNÜZLE ÖVÜNEBİLİRSİNİZ…
Dünkü açıklamalara baktığınızda ortaya ilginç bir durum çıkıyor:
Başta Cumhurbaşkanı Gül olmak üzere Twitter’ın kapatılmasını haklı bulan bir kişi bile yok!
Zaten Twitter, AKP’li siyasetçilerin de gözbebeği…
Örneğin; kapatılmasaydı, Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek, dün öğlen saatlerinde ilk “Twitter Mitingi”ni yapacak ve tarihe geçecekti!
Peki; Twitter’ı ve sosyal medyayı istemeyen, yasaklatan, kökünü kazımaktan söz eden kim?
Bir tek Başbakan!
Bu konuda partisi bile kendisini yalnız bıraktı ama yine de onun dediği oluyor!
***
“Bu bir ‘tek adam’ yönetimidir; yani diktatörlüktür” dediğimiz zaman bize kızanlar… Bugünkü tablo, sizin eserinizdir.
Diktatörünüzle övünebilirsiniz!
GÜNÜN İSYANI!
Berkin’in acılı babasına Taksim’de basın açıklaması yapmayı bile yasaklayan, ortalığı savaş alanına çeviren devlet; PKK’nın Kandil’deki elebaşlarından Cemil Bayık’ın dün canlı yayınla Diyarbakırlılara seslenmesine sessiz kalmış! İsyanım unvanlarının başında hâlâ “Cumhuriyet” ifadesini taşıyan savcılara:
Gidin işinize Allah aşkına!

AYDINLIK

Leave a Reply

Your email address will not be published.