YAZARLAR-Kaçar diye 4 yıl 275 gündür içerde tuttunuz. Şimdi kaçmaz diye dışarı (tahliye) bırakmanın “Hukuki altyapısını” hazırlıyorsunuz.
Bırakmayın Mustafa’yı!
Sizi kaçmaya zorlar.
İktidardan olacaksınız.
Memleketten de olursunuz.
Mustafa Balbay, Silivri Siyasi Hapishanesi’ndeyken 5 kitap yazdı. İki çocuk büyüttü. Eşiyle aşkını daha da perçinledi. Hapiste yatarken okurunu da artırdı. Hapse girmeden önce sadece gazeteci yazardı, hapiste seçime girdi, seçildi. Milletvekili de oldu.
Her gün spor yaptı.
4 yıldır çürütmeye çalıştınız.
Çürümedi.
Kafası ve bedeni içeriye girdiğinden daha sağlam. Beyni daha yüksek voltajda çalışıyor.
Beni dinleyin.
Bırakmayın Mustafa’yı!
İçeride bilendi.
Türkiye’de yazıyla-çiziyle halka doğruları anlatmaya çalışanlar için en büyük meselenin “hapse düşmek değil düzenbazlara, madrabazlara teslim olmamak olduğunu” bizzat kendinde test edip tecrübe kazandı.
Mustafa’yı durduramazsınız.
* * *
Dışarı çıkınca sadece yazmaya değil, milletvekili de olduğu için şehir şehir, kasaba kasaba, köy köy de dolaşarak “ben sizin vekilinizim, beni seçtiniz. Vekil susarsa ve korkarsa halk çirkefe teslim olur” demeye başlayacak ve “çirkefe teslim olmayalım” bayrağı açacaktır.
Durmayıp anlatacaktır.
Beni 4 yıl içerde tuttular.
Benim ve benim gibi diğer yazar-çizer arkadaşlarımın bu kadar uzun süreli olarak içerde tutulmaları evrensel hukuk kurallarına uymuyorduysa bu ülkenin en yüksek hukuk kurumu Anayasa Mahkemesi 4 yıl neyi bekledi. Benim 4 yıl içerde çürütülmeye çalışmam evrensel hukuk kurallarına uyuyorsa şimdi tahliye edilmem nereden icap etti.
Bu hukuk mudur?
Yoksa guguk mudur?
* * *
Bırakmayın Mustafa’yı!
Durmaz sorar:
“Genç subaylar irticadan rahatsız” diye gazeteye haber yazdım, beni “darbe ortamı yaratmaya çalışıyor” suçlamasıyla 4 yıl 275 gün hapse koydunuz. Bugün Başbakan olan Tayyip Erdoğan, Cumhurbaşkanı olan Abdullah Gül, Meclis Başkanı olan Cemil Çicek de 2004 yılında “irtica ile mücadele eylem planı” yapmışlar.
MGK kararında imzaları var.
9 yıl önce imzalamışlar.
İrtica ile mücadele edelim gerekirse Hoca Efendi Fetullah Gülen’i de doğduğuna pişman edelim diyerek bizzat bugünkü Başbakan’ın, Cumhurbaşkanı’nın, Meclis Başkanı’nın ve yanında 3 dik duruşlu AKP’li bakanın da emirleriyle gizli karar alıp plan kurmuşlar. “Genç subaylar irticadan rahatsız” diye yazan beni içeri tıktılar, kendileri Başbakan, Cumhurbaşkanı, Meclis Başkanı oldular.
Ey hukuk allameleri!
Ey hukuk bülbülleri!
4 yıl dut yuttunuz.
4 yıl sustunuz.
Şimdi “Mustafa Balbay’ın tahliye edilme kararı yerine getirilmeli, serbest kalmalı” diye ötüyorsunuz.
Neyin peşindesiniz?
* * *
Bırakmayın Mustafa’yı!
Susmaz, anlatır.
Kaçacak yer ararsınız.
14 yıldır anlata anlata!
Odatv.com güzel başlık koymuş: “Başbakan Erdoğan, krallar gibi karşılanıp krallar gibi ağırlandığı Pınarhisar Cezaevi’ndeki hapislik günlerini 14 yıldır anlata anlata bitiremedi” Mağduriyet etkili uyuşturucu. Sonuç alıcı propaganda. Taraftar getirdi. Oy çoğalttı. 3 dönem başbakan oldu. Aynı mağduriyetin kendisini cumhurbaşkanı yapacak diye de umuyor. Bir eli yağda, öbür eli balda, yarım yıl hapse girdi, 14 yıldır anlata anlata bitiremedi. Bitirmez.
SÖZCÜ