Paralize oldu. Sinir lifleri tahrip olmuşların yaptığını yaptı. Ağzından çıkanı kulağı duymaz oldu. Letonya’da; “Obama’ya PYD ile PKK bizim için aynı konumdadır, terör örgütüdür dememe rağmen PYD’ye silah verdi” dedi. Kendisine sormamız gerekir. ABD, size rağmen bunu yaptıysa siz ABD’ye hangi cesareti verdiniz de o bunu yaptı?
Kürt giyotini!
ABD’nin elinde!
Kesiyor. Biçiyor.
Kelle indiriyor.
İnen kellelerin yerine yeni kelleleri yamayıp yapıştırıyor. Kürt giyotinini ABD’nin eline kim verdi? Dün Letonya’da paralize olmuş konuşmalar yapan “Cumhurbaşkanı’nın açılımları” verdi. Bu açılımları giyotinin bileyicisi yapan ABD, Irak Kürtleri, İran Kürtleri, Suriye Kürtleri ve Türkiye Kürtlerinin “baş müttefiki” haline geldi. Kürdistan kurucu önderi Obama oldu. Kurucu önder yardımcısı Erdoğan yapıldı. Öcalan’ın kurucu karizması çizildi.
* * * *
ABD, dünya Rambo’su!
Ne istediğini biliyor.
Çok eğitimli.
Giyotini çift taraflı sallıyor.
Giyotini Irak’ta salladı.
Türkiye Cumhurbaşkanı, Başbakanı, Irak Kürtlerinin Barzani özerkliğini tanıdılar.
Giyotini Suriye’de indirdi.
Türkiye Cumhurbaşkanı ve Başbakanı Suriye Kürtlerinin kanton özerkliğini de tanıdılar.
Sıra Türkiye’ye geldi.
Giyotin Türkiye’ye iniyor.
ABD, PKK’yı silahlandırıyor.
Türkiye Cumhurbaşkanı paralize! Letonya’da “bize rağmen ABD, PKK’ya silah verdi” diye ateşler içinde sayıklıyor.
* * * *
Farkında değil mi!
Suriye’de “Özgür Suriye Ordusu’nu zalim Esad’a karşı destekleme (!) adı altında” Kürt giyotininin taşeronluğunu yapmaya giden yolu kendisi açmıştı.
Suriye yandı, yıkıldı.
Birliği parçalandı.
200 bin kişi öldü.
4 milyon Suriyeli halk; çoluk, çocuk, kadın, ihtiyar ülkelerini terk edip, mülteci oldular. Bunun 1 milyon 600 bini Türkiye’ye sığındı. Perişanlar. Türkiye, komşu ülke halkına sevap edeceğim diyerek aslında günaha girdi.
Esad devrilecekti.
Esad devrilmiyor.
Özgür Suriye Ordusu denilen Esad karşıtları da kendi aralarında; “Suriye Mücahitler Hizbi… Suriye Ahrar Hizbi… Suriye Seyfül İslam Hizbi… Suriye Ensarül İslam Hizbi… Suriye Şebabül Müslümin Hizbi… Suriye Selefiler Hizbi…” adları altında onlarca parçaya bölündüler. Birbirine diş biliyorlar. Suriye yangınından, yıkıntısından, birliğinin parçalanmasından çıka çıka “Suriye Kürtlerine özerklik” çıktı.
* * * *
Irak Kürtleri’ne özerklik.
Suriye Kürtlerine özerklik.
Tayyip Erdoğan’ın başını çektiği “ver kurtula” vidalanmış müzakere görüşmeleri sürdürenler “bu iki özerkliği kabul ettikten sonra” Türk vatandaşlığını içine sindiremeyen Türkiye Kürtlerinin “özerklik-federasyon-ayrılma” taleplerine nasıl direnecek?
Kürt giyotini!
Türkiye’ye indi!
Cumhurbaşkanı, ABD’nin elindeki bu giyotinin taşeronluğunu yaptı. Bilemedi diyenler çıkabilir.
Bilmek zorundaydı.
Letonya’da sayıklıyor.
Tarih hesap soracaktır!
Çürüme vıcık vıcık!
Savcı Ekrem Aydıner hakkında Başbakan cevaplasın diye bir soru önergesi verilmişti. Bir hafta doldu, tık ses çıkmadı. Bu önergede Savcı Ekrem Aydıner’in savcılık gücünü kullanarak kişisel çıkar sağladığı, savcılık mesleğini zedelediği, bu nedenle tenzili rütbe yapılarak Kadıköy Başsavcı Yardımcılığı’ndan alındığı ve hakkında bir soruşturma olduğu dile getirildi. Bu savcının, kendisi için var olan soruşturma yürümesin, dondurulsun istediği için karşılığında bakanlar ve oğulları hakkındaki “Yolsuzluk-Hırsızlık-Rüşvet- Vakıfçılık- Ayakkabı kutusunda dolarlar- Bakan oğulları odasında kasalar dosyalarına takipsizlik verdiği” iddia edilmişti. Bir hafta doldu. Ne Başbakan cevap verdi, ne savcı Ekrem Aydıner, “Hayır bu iddialar doğru değil, benim sicilim tertemizdir” demedi, diyemedi. Çürüme çok derinde ve vıcık vıcık.
SÖZCÜ