Necati Doğru: Neden?

Necati DOĞRU-1Boyları, kiloları, saç ve göz renkleri, ne iş yaptıkları, nerelere takıldıkları, neyle geçindikleri, nasıl bir araya geldikleri, yurt dışı bağlantıları polisçe biliniyordu. Tehlikeli teröristler listesinde “canlı bomba- intihar eylemcisi” diye kayıtları vardı. MİT ve Emniyet istihbarat onları izlemekten vazgeçti.
Neden!
* * *
Adliyeye sahte kimlik kartı ve ceplerinde örgütlerinin flaması, bellerinde tabanca ile giren ve Savcı Mehmet Selim Kiraz‘ı rehin alıp kurşunlayan 2 terörist, polisçe bilinen isimlerdi. Canlı bomba eylemi yapacakları şüphesiyle hapse girmişler, 1.5 yıl önce serbest bırakılmışlardı. Emniyet istihbarat ve MİT, onları takibe almadı.
Neden!
* * *
İçişleri Bakanlığı kadrolarında sayıları 1.500’ü bulan “1. Sınıf Emniyet Müdürü” var. Büyük şehirlerde Emniyet Müdürü emekli olursa ya da görevden alınırsa yerine bu 1. sınıf emniyet müdürlerinden birisinin atanması yapılırdı. İstanbul gibi dev bir şehrin emniyet müdürü görevden el çektirilince yerine 1. sınıf emniyet müdürü yerine Aksaray şehrinin valisi atandı.
Neden!
* * *
Geçen yıl (2014’te) dikkat çekici gelişmeler yaşandı. Başta PKK olmak üzere “terörle sonuç almayı yöntem olarak benimsemiş bütün örgütlerin silahlı eylemlerine karışmamış militanları” hapishanelerden serbest bırakıldılar. Topluma karıştılar. Bir yılın ardından bu örgütlerin “uyuyan durumdan uyanan duruma geçtiklerini” gösteren belirtiler de (ABD Büyükelçiliği’ne bomba, AKP Genel Merkezi’ne silahlı saldırı, Adalet Bakanlığı’nı kurşunlama gibi) ortaya çıkmasına rağmen örgütlere yönelik “fiziki ve teknik takip” yapılmadı.
Neden!
* * *
Şaşırtıcı bir tesadüf: Türkiye’yi polis devletine çevireceği iddia edilen “İç güvenlik Paketi” Meclis’te kavgalı bağırtılı tartışıldığı günlerde Sultanahmet Polis Karakolu’na “canlı bomba” saldırısı oldu. Bir polis memuru canını yitirdi. Patlamadan hemen sonra “gizli bir elin karakola girerek saldırganın üzerinde bulunan iki telefon ile sim kartlarını alarak kayıplara karıştığı” haber oldu. Bu şahıs yakalanamadı.
Neden!
* * *
Son bir yıl içinde Bingöl’de 2, Diyarbakır’da 3, İstanbul’da 1 polis vurularak öldürüldü. Vuranlar bulunmadı, yakalanamadı. Bingöl’de, Diyarbakır’da, İstanbul’da polislerin “vuranı bulunamayan cinayetlere” kurban gitmesi sanki seyredildi.
Neden!
* * *
Fuat Avni takma isimli biri var. Devletin içinden, derininden, damarından bilgiler alıyor. Yazdıklarının çoğu doğru çıkıyor. Fuat Avni, 3 ay önce; Savcı Kiraz’ı makamında rehin alıp öldüren örgütün yeniden aktif hale getirilmesi için planlar yapıldığını yazdı.
Neden!
* * *
Savcı Kiraz, hakim olan eşi ile birlikte Çağlayan Adliyesi’ne servisle gidip geliyordu. Terör örgütlerinin uyuyan halden uyanık hale geçtikleri bilindiği ve polis kurşunlayıp öldürmeye başladıkları görüldüğü halde “savcı ve hakim korumaları” 10 gün önce geri çekildi.
Neden!
* * *
Çağlayan Adliyesi’ne saldırganlar kolayca girebildiler. Onların içeriye “avukat cübbesi giyerek girdikleri” söylendi ve “Cübbeyle girdiler” söylemini hem Cumhurbaşkanı ve hem Başbakan kullandı. Ancak saldırganların cübbe ile değil, sahte avukat kimlikleriyle girdikleri ortaya çıktı. Cübbe yalanı uyduruldu.
Neden!
* * *
Savcı Mehmet Kiraz’ın öldürüldüğü saatlerde Cumhurbaşkanı yurtdışında gezideydi. Cinayeti duydu, savcının eşi, çocukları, anne ve babasına; “Başınız sağ olsun, acınızı paylaşıyorum” demeye eve baş sağlığına geldi. Ancak geç saatte evin önüne ses sistemi kurdurdu. Ölüm acısı paylaşma ziyareti miting konuşmasına dönüştü. Cumhurbaşkanı basını, muhalefet partilerini suçlayan konuşma yaptı.
Neden!
SÖZCÜ

Leave a Reply

Your email address will not be published.