Sevgili okurlar,
Hep deriz ya, ‘günler ne çabuk geçiyor’ diye..Şurada çemrenin düşmesine ne kaldı? Kısa süreli kış bastırdı, yollar kapandı kardan! Ve şimdi yine döndük siyasete..
Ve arkadaşım Zeki Al’ın, İstanbul’dan, 4 patatesin fiyatının nasıl uçtuğunu ilan eden mesajları ulaşıyor bana..
‘Patates’ deyince aklıma Sakarya’nın patatesi, kabağı, şeker pancarı, lahanası, ayvası, narı, elması düştü..
Yine arkadaşlarımız sayfalarına almışlar, lahana tarlasına atmacayı korkuluk olarak vurup dikmişler!
Hey gidi atmaca hey!
Bize yükseklerden bakar giderdin..Şimdi bir lahana tarlasında korkuluk oldun ha!
Bu durum, kurdun kocayıp, çakalların maskarası olmasına benziyor!
Bu tip hikayeleri La Fontain masallarında sıkça okuruz..Ama ders çıkarmaz, aynı hikayeleri bizlerde yaşarız..
Bu günlerde dillere dolanan ‘Sapanca kuruyor’ teranelerine aldırmıyorum..
Kurursa kurur canım!
Ne olacak, yani alt tarafı bir göl!?..
Yanisi, bizden sonra tufan!
Yine de meslektaşlarıma teşekkür ediyorum; bu konuyu durmadan yazıyor, dillendiriyorlar, ama resmi otoriteden tık yok..Bir zamanlar, bir valimiz gölün üzerinde uçakla sörf yaptı diye çok eleştirilmişti..
Gölü pisletti diye, neler yazmışlardı, neler..
Ah be kardeşim, bu güzelim nazar boncuğu gölü pisletmeyen mi kaldı?!..
Sonra neyi pisletmetik ki?
Neyi!?
* * *
Zamanın Başbakanı Turgut Özal, bir ilke imza atarak, ilk önemli basın toplantısına, Anadolu basınından birer, ikişer temsilcinin de çağrılmasını ister.. O zamanlar, Kocaeli, Bursa Hakimiyet ve Sakarya’dan birer arkadaş Ankara’dayız.. Görkemli bir salonda Özal’ı bekliyoruz..Kurmayları en öne kurulmuşlar..Basın ordusu yerini almış..Büyük bir heyecan ile Anavatan Partisi Genel Başkanı ve Başbakan Turgut Özal’ı bekliyoruz..
Başbakan geliyor, herkes ayağa kalkıyor..Dikkat ediyorum, bir tek Cüneyt Arcayürek ayağa kalkmıyor..Belki başka kalkmayanlarda var, ama onu iyi görüyorum..
Ne çok tartıştık, bu ayağa kalkmamaları, ne çok!
Ona atfen laf atanlar, imada bulananlar, dokunduranlar var..Cüneyt Arcayürek bu kimleri görmemiş ki, aldırmıyor.. Patır, patır sorularını soruyor başbakana..
Biz sıramızı bekliyoruz..
Ankara’nın tıfıl gazetecileri.. Medyanın böyüük kalemşörleri (!)orada..Bize sıra gelir mi gelmez mi bilmiyoruz, ama bekliyoruz?..
Nihayet Başbakan Özal bizi hatırlıyor..
‘Durun hele, şu Anadolu’dan gelen gazeteciler nerede? Bir de onların sorularını alalım. Bakalım Anadolu’dan gelenler ne diyecek diyor?
Tüm gözler üzerimizde..
Elim havada ve işaret ediliyorum..Ayağa kalkarak;’ Başbakanım öncelikle tebrik ederiz..Genel ahvali çok iyi özetlediniz. Ben çiftçi diyarı Sakarya’dan geliyorum.. Pancarımız tarlada, mısırımız ambarda çürüyor!..
Bir gölümüz var, dünyada eşi yok! Ama içine pisletiyorlar..Biz de içiyoruz..Bu gölü korumaya almayı, çiftçimize taban fiyat müjdesi vermeyi düşünüyor musunuz’ dedim?..
Salon birden karıştı.. Başbakan Özal, sorudan çok mutluydu. Zira çevre ve çiftçiye mesaj vermeyi unutmuştu..
Söze şöyle başladı:
‘Öncelikle asıl ben teşekkür ederim. Anadolu’nun sesi bizim için çok önemli. Sizin şahsınızda Anadolu çiftçisine sesleniyorum: Çiftçimizin alın teri toprakta kalmaz, çürümeye terk edilmez.. Pancarın taban fiyatı şu, mısırın ki bu’ dedi.
Ardından sözü Sapanca Gölü’ne getirdi. Çevreye ne kadar duyarlı olduklarını anlatarak, gölü korumaya alacaklarını ve bunun için hazırlık yaptıklarını söyledi..
O günden, bugün Sapanca hep aklımda, rüyalarımdadır..
Sapanca üzerinde doğan güneş, batan güneş hayallerimi, şiirlerimi süsler..
Hele de Sapanca Gölü üzerinde uçan kuşlar, sazlıklar, sazlıklar arasında balıkçın kuşları..
Ünlü yazarımız Sait Faik Abasıyanık’ın Sapanca Gölü..
Ne desek, ne yazsak az!..
Bu göl korunmalı..
İki gözümüz gibi..
Öncelikle, dağlara yapılan konutlar, pisliklerini derelere akıtmamalı..
Bu dereler üzerine kurulan fabrikalar, derelerin suyunu tümüyle kapatmamalı..
Hele de ormanları..
Korumalıyız.. Canımız, kalbimiz, iki gözümüz gibi..
Yetmez!
Gölün iki yakasından geçen otoban yolları da koruma bandı içine almalıyız..
Göle uçabilecek, akabilecek, gölle buluşabilecek tüm pisliklerin önüne set çekmeliyiz..
Hem de elbirliği ile..
Beride Kocaeli Platosu’nun ağaçsız alanlarını konut yerine ağaçlandırmalıyız.. Mevcut ağaçlıkları muhafaza etmeliyiz..
Bu hususu sadece gazeteci arkadaşlarım değil, bilim adamları, Sakaryalı iş adamları, sivil örgüt temsilcileri, resmi otorite öncelikle olarak ele almalı..
‘Sakarya Güzel bir Şehir’, Sakarya’yı güzel kılan gölü, denizi, nehri, dereleri, çayları, tepeleridir..
Ah be Sakarya!
* * *
Sevgili okurlar,
Bugün Pazar..Haftanın bir gününü de kendinize ayırabiliyor musunuz? Şöyle dertlerden, sorunlardan uzakta, eşiniz, çocuklarınız, aile büyükleriniz ile hasbihal edebiliyor musunuz? Çocukluğunuzu, evet çocukluğunuzu yakalayabiliyor, onunla kucaklaşabiliyor musunuz?
Gelişen teknoloji, artan sorunlar ve değişen zevkler bazen çok yakınımızda bulunanları bile bize unutturuyor..
Bu açıdan Sakarya sizlere büyük imkanlar sunuyor.. Hiçbir şey yapamazsanız bile Karasu sahilinde dalgaların sesi ile yürümek, yorulduğunuzda denize bir taş atmak bile yetişir..
Denize bir taş atmak, haykırmak, türküler yakmak..
Eğer denizi sevmiyorsanız, sırtınızı dönün, karşı dağlar sizi bekliyor..
Karşı dağlar..
Sevgili Başkan Mehmet İspiroğlu(*)..Karasu doğalgazlanmış..İnşallah insanımız güle, güle bu mavi enerjiden yararlanmayı bilip, doğayı daha iyi korur..
Ey sen sevgili arkadaşım…
Evet Sevgili arkadaşım..
Canı sıkıldığı için Karasu sahilinden bana telefon edip, hüzünlenen ve bir telefon sesinde buluştuğumuz dost..
Ve Kuzuluk’tan ‘merhaba’diyen çocukluk arkadaşlarım..
Sizleri ve Sakarya’yı çok seviyorum..
Aman Sakarya’yı ihmal etmeyiniz..
Biz bu ilin yeşiline, siyahına ve renklerini aşıkız..
Ve sizi unutmadım, Tatangalar!
BİLGİLENDİRME
Turgut Özal; Anavatan Partisi kurucusu, eski başbakan, cumhurbaşkanı
Zeki AL: Giresunlu, İstanbul’da yaşayan eğitimci, gazeteci,yazar..
Cüneyt Arcayürek: Cumhuriyet Gazetesi yazarı, gazeteci
Sait Faik Abasıyanık: Sakaryalı ünlü hikaye ve roman yazarı
Mehmet İspiroğlu: Sakarya İli Karasu İlçesi Belediye Başkanı
Tatangalar: Sakarya’da yeşil-siyah renkleri ile Sakaryaspor taraftarlarının adı
* Bu yazı,Sakarya’da yayınlanan Yeni Sakarya Gazetesi için hazırlandı. Sakarya’da yaşayanların bugün bir YeniSakarya Gazetesi almasını öneririz..(www.yenisakarya.com)
*Meslektaşlarımın,’10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü’nü ve tüm okurlarımın, vatandaşlarımızın mübarek mevlit kandillerini kutlar, sağlıklı güzellikler dilerim.