Mevlana'nın kadın ve erkeğe yaklaşımı

Dünyaca ünlü düşünür Mevlana’nın Mesnevi’de ancak cahil erkeklerin kadınlara galip gelebildiğini, kadınların ise akıllı ve zeki erkeklere galip geldiğini anlattığı bildirildi.
Müslüman olan ve Mevlana’nın tüm eserlerini Fransızca’ya çeviren Mevlana hayranı Fransız profesör Eva De Vitray Meyerovitch’in ”manevi oğlum” dediği; Selçuk Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Fransız Dili ve Edebiyatı Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Abdullah Öztürk, AA muhabirine yaptığı açıklamada, genelde erkeğin egemen olduğu insanlık tarihinde kadının hep hor görüldüğünü, aşağılandığını söyledi.
Çeşitli din ve kültürlere sahip birçok doğulu ve batılı düşünür ve din adamının da kadına bakışının çok da parlak olmadığını ifade eden Öztürk, modern çağda da batıda kadının eşitliğini ve özgürlüğünü dile getiren düşünürler olmasına rağmen erkeklerin kadına bakış açısının, çok fazla değişmediğini bildirdi.
-Mevlana’ya göre ancak cahil erkekler kadınlarına galip gelebiliyor-
Öztürk, hayatı ve eserlerinde tüm öğretisini insan üzerine kuran Mevlana’nın insanın cinsiyeti, milliyeti veya dini ile ilgilenmediğini belirterek, şunları kaydetti:
”Çünkü bütün insanlar aynı Tanrı’nın kullarıdır. Bu nedenle Mevlana için kadın öncelikle insandır. O, kadını yaşamın içerisine almaya gayret etmiş ve insanlığın ancak kadınla bir bütün olabileceğini vurgulamıştır. Mevlana kadın olgusunu hem ulvi yönüyle düşünmüş ve kadını yüceltmiş, hem de onu insana özgü zaaf, tutku, kapris ve eğilimleriyle ele almıştır. Mevlana’ya göre erkek, kadından güçlü görünmesine rağmen gerçekte kadın, yaradılışındaki bazı özellikleri dolayısıyla erkeğe galip gelir. Hz. Peygamberin kadınlarla ilgili bir hadisini çok iyi yorumlayan Hz. Mevlana, bazı metaforlar kullanarak kadın ve erkeği kıyaslamıştır. Mevlana, cahil ve kaba erkeklerin kadınlara galip gelebildiğini, kadınların ise akıllı ve zeki erkeklere galip geldiğini Mesnevi’deki birçok sözüyle dile getiriyor.”
Kadın ve erkeğin doğansından gelen ruh yapısını çok iyi çözümleyen Mevlana’nın aile ve toplum hayatında kadına baskı yaparak yön vermeye çalışan erkekleri de eleştirdiğini dile getiren Öztürk,Mevlana’nın eğitim boyutunda kadına nasıl yaklaşılması gerektiği konusunda Mesnevi’de önemli tavsiyelerde bulunduğunu bildirdi.
-Mevlana’ya göre kadının özündeki cevherin ortaya çıkarılmasının yolu…-
Mevlana’nın kadına layık olduğu gerçek değerin verilmesi için bir psikolog gibi konuyu irdelediğini ve deyişleriyle kadın ruhunun inceliklerine inmeye çalıştığını vurgulayan Öztürk, şöyle devam etti:
”Özüyle cinsiyet ayrımına yer vermeyen Mevlana’da kadın imgesi, çağları aşan bir anlayışla hala geçerliliğini korumaktadır. Çünkü Mevlana düşüncesinde kadın yaratılış, inanç, ibadet, aile ve sosyal yaşamda eşit haklara sahip olan bir varlıktır. Maalesef kadın haklarından ve özgürlüklerinden sık sık dem vurulduğu günümüzde, moda, sanat ve cinsel özgürlük gibi süslü ifadeler altında kadının bir meta haline getirilerek bazı çevrelerce istismar edilmesi, kadının kişiliğinden çok dişiliğinin ön plana çıkarılması, podyumların ve vitrinlerin reklam aracı olması çok üzücüdür.” AA

Leave a Reply

Your email address will not be published.