Fenerbahçe bu defa başka bir destan yazdı:
“Dayanışma destanı!”
Aziz Yıldırım olayı, Başbakan’ın başını çok ağrıtacağa benziyor!
Yargıtay’ın, Başkan Aziz Yıldırım’a verilen 6 yıl 3 aylık hapis cezasını onaması, Fenerbahçelileri birbirlerine daha da sıkı bağladı, taraftarlar âdeta tek yumruk oldu!
AKP seçimlerde Fenerbahçelilerden ağır bir şamar yerse hiç şaşırmamak gerek!
Sanırım Başbakan Tayyip Bey de bunu sezmiş olacak ki, Yargıtay‘ın kararını eleştirerek:
“Seçim arifesinde niçin böyle bir karar açıklanır? Bunu 30 Mart seçimi sonrasında da yapabilirdin… Yargıdaki paralel yapının ince hesaplar suretiyle böyle bir adım attığına inanıyorum.” dedi.
Yani karara karşı çıkmadı, AKP’ye zarar verecek diye, kararın erken açıklanmasına bozuldu!
* * *
Önceki gece… Büyük kalabalık… Sabiha Gökçen Havaalanı’nın önü hınca hınç… Her taraf insan seli âdeta… Binlerce Fenerbahçeli taraftar, Avrupa’dan dönen Başkan Aziz Yıldırım’ı coşku ile karşıladı.
Atılan sloganlar, sert ve ilginç mesajlar içeriyordu:
“Ne AKP, ne Cemaat, tam bağımsızlık!”
“Dik dur eğilme, taraftar seninle!”
“Hükümet istifa!”
* * *
Sabiha Gökçen Havaalanı’nda, Beşiktaşlı taraftarların da Fenerbahçe’ye destek vermesi, güzel bir dayanışma örneğiydi…
“Maltepeli Beşiktaşlılar” grubunun açtığı pankartta, Beşiktaş’ın eski başkanı Süleyman Seba, Galatasaray’ın eski başkanı merhum Özhan Canaydın ve Fenerbahçe Başkanı Aziz Yıldırım’ın fotoğrafları yer alıyor:
“Üç ayrı insan, üç aynı yürek” yazısı dikkati çekiyordu.
Beşiktaşlı taraftarlar “Biz Cumhuriyet’iz” yazılı pankartla AKP iktidarına, son günlerin moda deyimiyle, “Çok mani-dar” bir mesaj iletiyorlardı!
* * *
Anlaşılan, sonuçta, muhalefet partilerinin yapamadığını Fenerbahçe yapacak ve seçimde AKP’ye büyük bir şamar indirecek!
Ne derler?
“Mazlumun ahı, indirir şahı!”
Menfaat çatışması ittifakı yerle bir etti!
Başbakan Tayyip Bey’in dün söyledikleriyle, bugün söyledikleri birbirini tutmuyor.
Meselâ, Fethullah Gülen Cemaati’ni “Haşhaşiler” diye suçluyor, onları tarihin en kanlı terör örgütlerinden biri olan “Haşhaşin Tarikatı”na benzetiyor ya…
Zaman Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Ekrem Dumanlı, Başbakan‘ın iki yıl önce, Fethullah Gülen’e yakınlığıyla bilinen TUSKON (Türkiye İşadamları ve Sanayiciler Konfederasyonu) Genel Kurulu’nda yaptığı övgü dolu konuşmayı hatırlattı.
Bakınız Başbakan Erdoğan, neler demiş?
* * *
“Siz, arkanıza karanlık güç odaklarını almadınız.
Siz, arkanıza mafyayı, çeteleri, cuntaları almadınız.
Siz, arkanıza Galata bankerlerini almadınız.
Siz, arkanıza hazineyi, siz arkanıza kamu bankalarının kaynaklarını almadınız.
Siz, ideolojiyle yürümediniz.
Siz, dayatmalara, baskılara, engellere boyun eğmediniz.
Siz, arkanıza sadece ve sadece milleti aldınız.
Siz, arkanıza milleti aldığınız için, milletle yürüdüğünüz için büyüksünüz ve bu ülkeyi büyütüyorsunuz.”
* * *
Bunları söyleyen Başbakan Erdoğan şimdi “Haşhaşiler” diyor.
Onlar, madem Şeyh Hasan Sabbah’ın fedaileri Haşhaşiler gibiydi, 2002 yılından şimdiye kadar, 11 yılı aşkın süre, Cemaat ile niye işbirliği yaptın?
Niye onların gelişmelerini sağladın?
Menfaat çatışması başlayınca mı işler bu hale geldi?
Tebessüm
İçki âleti ve “zina!”
İçki yasağı döneminde, şikâyet üzerine bir Bektaşi karakola götürülür. Komiser:
“Ağzını koklayın!” der.
Koklarlar “İçki kokmuyor!” derler. Komiser:
“Arayın üzerini” der. Ararlar ve boş bir şişe bulurlar. Komiser:
“İşte suç âleti!” der.
Bektaşi “Valla içmedim ki” diye itiraz eder.
Komiser:
“Ulan içmedim diyorsun ama içki âleti taşıyorsun!” diye bağırınca Bektaşi:
“Komser bey” der “İçki âleti taşımak içmek demek midir? Nitekim ben yanımda zina âleti de taşırım. Bu, zina yapmak mıdır?
Günün Sözü
Aşılması imkânsız hiçbir duvar yoktur!
