İZMİR – KARABEL KAYA ANITI
İzmir çevresinde nereleri gezmedik acaba diye araştırırken çok yakın olan bir yere gitme kararı aldık.Kemalpaşa’ya doğru yola koyulduk.bİzmir Kemalpaşa arası 30 km. Ana yoldan Ankara istikametine doğru giderken yol Kemalpaşa istikametine doğru sağa dönüyor.bKemalpaşa yeşillikler içinde bir belde. Özellikle de kirazı ile meşhur.Mayıs ayı kiraz mevsimi. Artık yavaş yavaş kirazlar toplanıyor.
Kemalpaşa Karabel Kaya Anıtı Kemalpaşa-Torbalı yolundaki Nif Dağları, Karabel geçidindeki bir yamaçta. Kemalpaşa’dan çıktıktan yaklaşık 4km sonra geçide varıyorsunuz. Bu yol yeni yapılmış. Nazar Köyü geçtikten hemen sonra kiraz satan yaşlı bir amcaya yolu sorduk. Biz kaya, kabartma falan derken o anladığını ifade eden sözlerle “Bizim Arap Kayasından bahsediyorsunuz” dedi. Sonra da başladı anlatmaya. Kendisi 30 yıldır burada yaşıyormuş. Bu kaya çevresinde altın olduğunu düşünenler kayanın etrafını kazmışlar. Ana yolda sol tarafta ufak, pek görülmeyen kahverengi bir tabela var. Dar bir merdivenle yukarıya doğru çıkıp, keçiyolunu takip ederseniz ağaçların, çalıların arasından kocaman bir kayadaki kabartmayı görüyorsunuz. 3000 yıllık bu anıt 2,5 metreye 1,5 metre boyutlarında bir niş içine işlenmiş. Kabartma sağ elinde mızrak sol elinde ok ve yay taşıyan bir erkek figürü. Üzerinde görülmesi oldukça zor Luvice bir yazı bulunuyor.
Sanat tarihçi olan eşimin tahminine göre bu kayanın arkasında mutlaka bir tapınak var. Sanırım bu kadar kazı da bunun için yapılmış.
Anlatılanlara göre Hititlerin Batı Anadolu’da yaşadıklarının bir göstergesiymiş. Tarihçi Herodotos’a göre bu kabartmada betimlenen kişi Mısır kralı Sesotris. Anıttaki yazı Profesör J. D. Hawkins tarafından 1998 yılında okunmuş. Onun çevirisine göre burada:
“Mira ülkesi kralı Tarkasnawa,
Mira ülkesi kralı Alantalli’nin (oğlu),
Mira ülkesi kralı …’nin torunu…”
yazmaktaymış. Mira ülkesi Hititlere bağlı bir krallıkmış.
Nedense burası beni çok etkiledi. Belki de böyle gizli bir yerde oluşundandır.
Temiz hava, bol yeşil, işte Kemalpaşa’yı anlatan sözler. İzmir’e dönerken Belkahve’de bir çay içmeyi de ihmal etmemek gerek. Atamızın İzmir’i seyrettiği yer. Aslında üzüldüm. Burası pek bakılmamış. İzmir kesinlikle buradan seyredilmeli.