1986 yılının Nisan ayında aralarında Türkiye’nin de bulunduğu Avrupa ve Asya’nın büyük bir kısmını etkisi altına alan Çernobil kabusu tekrar hortladı.
Betonla kapatılarak mühürlenen santral çevresinde çıkan orman yangını rüzgarın da etkisiyle santrala doğru ilerlemeye başladı. Bilim adamları orman yangınının yere çökmüş haldeki radyoaktif kalıntıların yanarak tekrar havaya karışmasıyla yeniden tehlikeli hale gelmesinden korkuyor.
Russia Today’in (RT) haberine göre, dün öğle saatlerinde Çernobil nükleer santralına yaklaşık 20 kilometre mesafede orman yangını başladı.
Sigara izmaritinden çıktığı tahmin edilen yangın rüzgarın da etkisiyle hızla santrale doğru ilerlemeye başladı.
Ukrayna İçişleri Bakanı Arsen Avakov, yangının Çernobil’e doğru hızla ilerlediğini ve durumun giderek kötüye gittiğini duyurdu. Avakov Ulusal Muhafızlar’ın alarma geçirildiğini bildirdi.
Avrupa Radyasyon Riski Komitesi Sekreteri Dr. Chris Busby, yangın nedeniyle dünyanın yeni bir Çernobil felaketi tehdidiyle karşı karşıya olduğunu kaydetti.
RT’ye konuşan İngiliz bilim adamı, asıl tehlikenin, 1986 yılında toprağa çöken ve santral çevresindeki ormanlar tarafından emilen radyoaktif maddelerden kaynaklandığını açıkladı.
Dr. Busby, yanan ağaçlar tarafından emilmiş olan ve toprakta çökmüş halde bulunan radyoaktif maddelerin yanarak tekrar havaya karışacağını ve sonra da gerek doğrudan solunarak ve gerekse bulutlarla başka bölgelere taşınıp yağmurla birlikte yere inmek suretiyle yeni bir felakete yol açabileceğini belirtti.
Uzmanlar yangının doğrudan santralı olumsuz etkilemesinin söz konusu olmadığını bildiriyor. Çernobil çevresindeki yasak bölgeden sorumlu olan Vasily Zolotoverkh, bölgede şimdilik radyasyon düzeyinin normal değerlerde olduğunu belirterek, yangın santrale ulaşsa da betona gömülü olduğu için doğrudan bir radyasyon yayılmasına yol açmasının söz konusu olmadığını kaydetti.