Ustalık dönemi… | Erhan Yurdayüksel

Sarkozy’e sormazlar mı?

Biz bu not düşmesinin sebebini anlayamadık,

Oysa Avrupa Birliği’nin lokomotiflerindendik,

Şimdi 3.mevki vagonu olduk…

Ekonominin düzelmesini beklerken,

Popülist çıkışlardan medet umdun.

Türkiye gibi dev pazara sırtını dönüp,

Ermeni tasarısını gündeme aldın.

Tribünlere milliyetçilik şarlatanlığı yaparak,

bu seçimi alacağını mı sandın?!

Sorarlar elbet…

Danimarka Euro’dan çıkmak istiyor.

Almanya, Merkel’e rağmen Euro’dan çıkmak istiyor.

Yunanistan’ın ise Euro’dan özellikle çıkması isteniyor.

İtalyanlara fırsat düştü…

Fransa’nın başkanına, ‘Tencere dibin kara’ diyor.

Belçika’nın hazırladığı önlem paketi, önce kabul görmese de,

Sonradan yapılan ilavelerle “idare eder” bulundu.

Piyasalar bir o yana, bir bu yana dönme şaşkınlığında.

20. yüzyılın başında bölgesel para birimi olmaktan çıkıp,

10 yıl içinde dünya çapında kullanılan para birimine

dönüştürülme zaferini yaşayan dolar ise,

puslu havanın keyfini sürmekte.

Kimileri piyasaya çıkıp, ‘Çin, Japonya ile anlaştı.

Yuan yakında doların tahtına kurulur’ deseler de aldırmayın.

Çin, Yuan’ı kullanıma açmak istemiyor.

Çin kendi pazarında istediği gibi at oynatmaktan memnun.

Pazarına girecek spekülatif sermayeyi istemiyor.

Başına dert almamak düşüncesinde ve bu

düşünceden de kolayca vazgeçeceğe benzemiyor.

Nijerya, Brezilya gibi bazı devlet bankalarının

döviz rezervlerinin bir kısmını Yuan’a dönüştürmüş

olmaları hareketin genişleyeceği anlamına gelmez.

Çin’de yastık altında dolar ve altın saklayan

tüccar-yatırımcı ikilisinin davranışı,

Yuan’ın dünya para birimi olması için

daha uzun bir zaman dilimine ihtiyac duyulduğunun göstergesidir.

ABD-İran restleşmesi petrol ile altını bir miktar hareketlendirdi.

Rusyanın notu da negatif görüntüye çevrildi.

Hürmüz Boğazı kışın ortasında kaynama derecesinde ısındı.

Suriye patlamaya hazır bomba olarak Türkiye’nin kucağına oturdu.

Türkiye’de ise yönetim;

Gazeteciler, öğrenciler, komutanlar,

proflar, dosyalar, hukuksal paranoya,

19 Mayıs kutlamalarına getirilen sınırlamalarla

kurbağa kazanını kaynatmaktayken,

Piyasalar bir anda durağanlığın içine girdi.

2012 senesi, ülkelerin yönetimlerinde söz sahibi olan

kaptanların kendilerini gösterecekleri bir yıldır.

Kendileri ya İtalya kıyısında batan ‘Costa Concordia’

gemisinin kaptanı Schettino gibi herkesten önce gemisini

terkedecek veya akıllı ve istikrarlı bir yönetimle

gemilerini kurtaracaklardır.

Bu dönem sözde değil özde ustalık dönemidir…

Erhan Yurdayüksel

16.01.2012

www.erhanyurdayuksel.com

Leave a Reply

Your email address will not be published.