8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nüz Kutlu Olsun!

kadınlar-günü-1Kadın Olmak Zor!

Kadın olmak çok zor.Dünyanın neresinde olursanız olun kadın olmak çok zor. Ama Türkiye’de kadın olmak daha da zor. Türkiye’de bir sohbet sırasında herkes birden susarsa ortalıkta çıt olmazsa ” aaaaa kız doğdu” derler. O kadar yani…

Herkes kız doğunca suskunluğa kapılır. Üst üste kız doğurunca analar dışlanır erkek evlat veremedikleri için.Oysa babalar üreme konusundaki cehaletlerine bir basamak atlatsalar çocukların cinsiyetlerinin kendilerinden geldiklerini öğrenecekler.

2002-2009 yılları arasında kadına yönelik şiddet “kadın mıdır,kız mıdır nedir?” söyleminin dayanılmaz yankısı ile %1400 arttı.”Eskiden gazeteler yazmıyordu,şimdi yazıyor ama” nın sonucu değil bu.Verilen cezalarda yapılan indirimler en büyük etken.Bıçaklarsın,bıçaklarsın, öldürmeye doyamazsın erkek olarak ve “namus” dersin alırsın indirimi.2013 yılında 237 kadın öldürüldü.Bunlardan sadece 25i koruma istemişler ve 18 ine koruma çıkarılmış.Koruma çıkarılıp da bir işe yaradığı da sanılmasın.Zira koruyan da eve gidince karısını dövüyor.2014 Şubat ayında 11 kadın namus cinayetine kurban gitti.Yürek dayanmıyor.

Kadın olmak çok zor.Kadın olmak demek aile içinde şiddet ve kabadayılığa maruz kalmak demektir.Herkesin gücü evdeki kadına yeter.Damla kadar çocuk bile erkekse yerinden kalkmaz ve ablasından su ister.Ev halkı da bunu pek beğenir.Çocuğun arslan olacağına orada karar verirler zaten.Abla da neresinden baksan eksik etektir, ne demekse.Kadınlar-günü- 8-Mart-2014-1

Toplumsal ve kültürel baskının şiddeti kadının ensesinde boza pişirmektedir.Evli olsun olmasın kadın öyle kendi başına canının istediği gibi sokaklarda dolaşamaz.Başına bir iş gelirse “bi başına ne işi vardı oralarda” olur.Kimsenin aklına erkek çocuklara kadına değer vermeleri gerektiği öğretilmez de,kadının ortalıktan yok olması öğretilir.Ortalığa dökülen kontrolsuz boğaları inlerine kapamak daha kolaydır oysa.Ama adamlar da ne yapsın yani,bu kadar koruma altında az bile yapıyorlar.34 kişi bir genç kıza tecavüz ediyorlar ve ceza almıyorlar.Kızın ağzını sıkıca kapadıkları için tecavüze uğrayan kızın sesi çıkmıyor.Saygıdeğer kız çocuk babası hakim de sesi çıkmadığına göre tecavüze uğrayanın rızası vardır diye hükmediyor.Sonuç olarak tecavüzcüler serbest,kız perişan.Halen mecliste milletvekili olarak oturan anayasa profu,2002 de TCK yasası hazırlanırken,”kadın tecavüzcüsü ile evlensin ve iş kapansın” demişti.Fikir nasıl ama?Nasıl yaratıcı değil mi?Kadın her an,her gün ve gece tecavüzcüsü ile birlikte olacak.

cocuk-gelin-1Kadın okumasa da olur. Zaten onun eteği uzun ve aklı kısadır. Hem kocaya da çabucak gitmeyecek mi?2013 yılında 873 kız çocuk, babası yaşındaki erkeklerle evlendirilmişler.Suudi Arabistanda falan değil,ülkemde.Kadın evde otursun ve babası yaşındaki kocasına ve ondan olan çocuklarına kek,börek, çörek yapsın,beslesin ve beslensin.Bu nedenle ülkemdeki kadınların obezite oranları erkeklere göre fazladır.Obezitede yanlış beslenme bir faktör ama stresi de yabana atmayalım.

Kadının bedeni var ama ona ait değil.Kiminle evlenecek,nasıl giyinecek,kaç çocuğu olacak,çocuklarını nasıl doğuracak,onlara nasıl eğitim verecek gibi konularda hiç fikri alınmaz kadınların. Hatta kendini toplum mühendisi zannedenler bu konularda kararlar alarak yürürlüğe bile sokuyorlar.Kadınlara sormadan,kadın bedeni üzerinden siyaset yapılıyor.

Kadın olmak çok zor. Bağımsız kadın olmak ve ben de varım demek için ekonomik olarak özgür olmak gerekir.Oysa kadınlar çalışma hayatının içine kolay kolay giremezler.Evlenince doğurdukları çocukların,babalarının evlerinden getirdikleri düşünülür.Bu nedenle çocuğun tüm sorumluluğu annededir.Hem meme de annede olduğu için ve yeri de sofrada öküzden sonra geldiği için kadın evdedir çocukla. Çocuklu bir kadının çalışması için çocuğunu güvenilir bir yuvaya bırakması gerekir.Yuva ücretleri el yakıcı ve alınan ücretin yarısı yuvaya gideceği için,annenin çalışması ekonomik olmaz görüşü yaygındır.Ülkemde 17 milyon erkek çalışan var.6 milyon da kadın çalışan.Erkeklerin % 70 i,kadınların da dörtte biri çalışıyor.Tabii burada ücret ve kıdem de ayrı bir yara.Çalışan kadın aynı işi gören erkekten daha az para alır.Terfi etmesi gereken kadın ve erkek ise mutlaka erkek tercih edilir.

abdtecavuzKadın olmak çok zor ama bu döngüden çıkmak gerek. Sırtından sopa ve karnından sıpa eksik olmadığı zaman uysal ve kabul edilen kadın,aksi halde feminist kadın yaftalarını yırtıp atmalıyız.Kadınların dünyayı değiştirdiklerini asla unutmamalıyız.Bunun için de evlerden dışarılara çıkmalıyız.Hakkımızda uydurulan yalanlarla,dolanlarla uğraşmalı ve bizlere giydirilmek istenilen daracık elbiselere sığmadığımızı mangal kadar yüreğimiz olduğunu göstermeliyiz.

Önümüze konulan hayatı hiçbir seçeneğimiz yokmuş gibi kabul etmek veya silkinip yeni bir hayat kurmak bizim ama sadece bizim ellerimizde.

2009 Dünya Ekonomik Formu tarafından yayınlanan Küresel Toplumsal Cinsiyet Eşitsizliği Endeksinde 134 ülke arasında,ülkem kadınları 129. sırada yer alıyorlarsa bu salt erkekllerin değil,bizim de ayıbımız.

***

Dünya Kadınlar Günü

Dünya Kadınlar Günü ya da Dünya Emekçi Kadınlar Günü her yıl 8 Mart’ta kutlanan ve Birleşmiş Milletler tarafından tanımlanmış uluslararası bir gündür. İnsan hakları temelinde kadınların siyasi ve sosyal bilincinin geliştirilmesine, ekonomik, siyasi ve sosyal başarılarının kutlanmasına ayrılmaktadır.

8 Mart 1857 tarihinde ABD’nin New York kentinde 40.000 dokuma işçisi daha iyi çalışma koşulları istemiyle bir tekstil fabrikasında greve başladı. Ancak polisin işçilere saldırması ve işçilerin fabrikaya kilitlenmesi, arkasından da çıkan yangında işçilerin fabrika önünde kurulan barikatlardan kaçamaması sonucunda 129 kadın işçi can verdi. İşçilerin cenaze törenine 10.000’i aşkın kişi katıldı.

26 – 27 Ağustos 1910 tarihinde Danimarka’nın Kopenhag kentinde 2. Enternasyonale bağlı kadınlar toplantısında (Uluslararası Sosyalist Kadınlar Konferansı) Almanya Sosyal Demokrat Partisi önderlerinden Clara Zetkin, 8 Mart 1857 tarihindeki tekstil fabrikası yangınında ölen kadın işçiler anısına 8 Mart’ın “Internationaler Frauentag” (International Women’s Day – Dünya Kadınlar Günü) olarak anılması önerisini getirdi ve öneri oybirliğiyle kabul edildi.

İlk yıllarda belli bir tarih saptanmamıştı fakat her zaman ilkbaharda anılıyordu. Tarihin 8 Mart olarak saptanışı 1921’de Moskova’da gerçekleştirilen 3. Uluslararası Kadınlar Konferansı’nda (3. Enternasyonal Komünist Partiler Toplantısı) gerçekleşti. Adı da “Dünya Emekçi Kadınlar Günü” olarak belirlendi. Birinci ve İkinci Dünya Savaşı yılları arasında bazı ülkelerde anılması yasaklanan DünyaKadınlar Günü, 1960’lı yılların sonunda Amerika Birleşik Devletleri’nde de anmaya başlanmasıyla daha güçlü bir şekilde gündeme geldi. Birleşmiş Milletler Genel Kurulu, 16 Aralık 1977 tarihinde 8 Mart’ın “Dünya Kadınlar Günü” olarak anılmasını kabul etti. Birleşmiş Milletler’in sitesinde günün tarihine ilişkin bölümde, kutlamanın New York’ta ölen işçilerin anısına yapıldığı yazılmamıştır.

Bugün Dünya Kadınlar Günü…

Dünyanın dört bir yanında kadınlar 8 Mart’ı kutluyor.

Filipinlerde ise toplanan 10 bin kadın değişik bir kutlamayla ortaya çıktı.

Dünyaca ünlü model Naomi Campbell Dünya Kadınlar günü için düzenlenen bir etkinliğe katıldı.

Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri Ban Ki-mun’un eşi Ban Soon Taek de kadınlar günüyle ilgili olarak bir etkinliğe katıldı.

Leave a Reply

Your email address will not be published.