Bekir Coşkun: İhanet çiçek açtı…

Bekir Coşkun-1Hâlâ “Kim bunlar?” diyor…
Sen dedin ya:
“Kürdistan…”

*

Teröristlerle çatışırken yaralanmıştı…
Bir daha yürüyemedi…
Tekerlekli sandalyede yaşamını sürdürürken eve gelen mahkeme kağıtlarını okudukça ağladı… Çünkü bedeni yetmiyormuş gibi özgürlüğünü de istiyorlardı….
“Açılıma” zarar vermişti, hakkında bir sürü dava açılmıştı…
O gün avukatının telefonu çaldı…
“Gururumu susturamıyorum” dedi…
Sesi giderek boğuklaştı:
“Nasıl bu hale geldik, bizler ülkemiz için yuvalarımızı, çocuklarımızı terk ettik, gözlerimizi, ellerimizi kollarımızı, canlarımızı verdik, ama teröristler bizden kıymetli…”
O gün Kurmay Albay A. Kırca tabancasını yüreğine dayadı…
Ve birçok asker arkadaşı gibi ağlayarak aramızdan çekip gitti…

*

Türkiye’nin hazin hikayesidir bu…
Böyle başladı her şey…
Bugünlerde olanlar, gizli saklı “açılım”ların, “süreç”lerin kaçınılmaz sonucudur…
O akil adamların, o yalaka medyanın, o salonlara doluşup vıcık vıcık yalakalık yapan sanatçıların, o koltukları uğruna suç işleyen bürokratların günahıdır…
Silah arkadaşlarının “kumpas” kurulup hücrelere kapatıldığı bizzat kumpasçılar tarafından açıklandığı halde basiretsizliklere selam duran paşaların…
Tüm bunlar olurken kırmızı koltuklara yapışıp kalan muhalefet partilerinin…

*

İndirilen bayrağın, üzerine basılan Atatürk büstüne seyirci kalan ihanetin faturasıdır…

*

Görmez misin hâlâ…
40’a yakın ölü…
Şehirlerinin yarısı yanan bir memleket…
Sokağa çıkamayan bir ülke…

*

Beter günler kapıdadır…
Tohumları çoktan ekilen ihanet politikaları, Türkiye’nin başına beladır artık, bundan ötesi yıkım zamanı…

*

“Türk baharı” falan dedikleri buydu…
Bu kan kırmızısı normal, ihanet çiçek açtı…

SÖZCÜ

Leave a Reply

Your email address will not be published.