Yargısız demokrasi icat eden, devleti devlet olmaktan çıkaran başımızdaki bu ikili; gazeteci Karaca ve 15/27 Aralık’ta çoğu rüşvet olaylarının açığa çıkarılmasında görev alan 62 polisin tahliyelerine karar veren yargıçların Pensilvanya’dan aldıkları talimatın gereğini yerine getirdiğini söylüyor.
Bu konuda Başbakan AD ötekine göre bir adım ileride.
Asliye ceza mahkemesini bir türlü algılayamayan Bay AD, ceza mahkemesini sürekli sulh mahkemesi diye yinelediği yetmiyormuş gibi…
…yargıçlar arası hukuk savaşının henüz başladığı sırada, “elimizde tahliye kararını dışarıdan talimatla aldıklarını kanıtlayan” lakin ellerinde belge midir, bilgi midir, içeriğinin ne olduğunu açıklayamadığı kanıtlar olduğunu söyledi.
Yargı tarihinde ilk kez patlak veren mahkemeler savcılar arası hukuk savaşının gerçek suçlusunu da sözüne inanılır bir Başbakan tavrıyla açıklamış oldu: Pensilvanya!
Zaten bu ikiliye göre kim ki AKP’ye karşıdır, Pensilvanya’nın emrinde kul köledir.
***
Başbakan’ın bu açıklamasına bir süre önce Fethullah Gülen’in aylardır içeride yatan Karaca ve arkadaşlarının artık tahliye edilmesini dileyen bir konuşması sakın dayanak olmasın derken…
…ikilinin baş büyüğü Bay RTE de dışarıya giderayak yargıya emirler veren açıklamalar yapmakta gecikmedi.
HSYK’nin tahliye kararı veren iki yargıç hakkında henüz ne yapacağının kestirilemediği sırada, yargıdan elini çekemeyen Bay RTE; yargıçların (aynen) “kendilerine ait olmayan yetkiyi kullanmak suretiyle yetki gaspı yaptıklarına” hükmetti ve…
…ortada yetki gaspı varken “HSYK’nin gereğini yapmakta geç kaldığını” söyledi. Bu uyarı üzerine HSYK adeta Cumhurbaşkanı’nın emri başüstüne der gibi, alelacele toplandı.
Tahliye kararında ısrar eden iki yargıçı açığa aldı.
RTE’nin tahliye kararı alanları hainlikle itham ettiği, ne var ki yargının iktidardan aldığı emirlerle hareket ettiğinin kanıtlandığı bu gelişmelerden sonra….
…gerçek demokrasinin ancak yargı bağımsızlığı ve hukuk devletiyle var olacağına inananlar bir kez daha ….
…bağımsız yargı ve hukuk devleti ruhuna fatiha demekten kendini alamadılar.
***
Bağımsız yargı, hukuk devleti ilkelerinin ayaklar altına alındığı son somut örneklerle yaşanırken…
… her gün TV’lerde parti propagandası yaparken tarafsız ve bütün partilere eşit mesafede olduğunu söyleyebilen bir Cumhurbaşkanı ile AKP Genel Başkanı ve Başbakan AD, kendi ölçülerine göre CHP’ye demokrasi ve MHP’ye milliyetçilik öğreteceklerini söyleyip duruyorlar.
AKP’nin seçim sloganına bakınız: Muhalefet konuşur ama AKP yaparmış!
Devletin altına mı üstüne mi yapıyorlar bundan söz etmiyorlar.
CHP’nin ve diğer muhalefetin iktidara geldiklerinde vaat ettiklerini karalamak için… Gerçek yüzlerini kapamayacakları biçimde ortaya çıktığı bir sırada; iktidarı yitirmek korkusu saran AKP’nin işte seçim sloganı bu.
İnsaf be! CHP son on beş yıl içinde iktidar olamadı. Bu seçimde iktidar olursa -sen kâhin misin Bay AD- vaatlerini yerine getiremeyeceğini nereden biliyorsun?
***
CHP’nin ekonomik vaatlerini karalamak için Kılıçdaroğlu’na durmadan kaynak soruyorlar.
O da Kaçak Saray’a sarf ettiği milyarların kaynağını soruyor. 12 yılda yarattıkları 17 milyon yoksulun, 6 milyon işsizin, darda yaşayan 8 milyon emeklinin, borç batağındaki 5 milyon kişinin hesabını soruyor.
AKP, kurtuluşu muhalefeti vaatleriyle vurmakta buldu…
Nafile çaba!
Cumhuriyet