Emin Çölaşan: Gerçek tablo ve şu bizim muhalefet!..

Emin Çölaşan-2Sevgili okuyucularım, Türkiye bir terör ve cinayetler ülkesi oldu. O gün kimler kimleri öldürecek, hangi terör olayları patlayacak, herkes merakla (!) bekliyor.
Normal bir gün geçirmek artık hiçbirimiz için söz konusu değil.
Kanlı olayları kanıksadık.
Olaylar oluyor, cenazeler kaldırılıyor, enkaz temizleniyor ve hemen ardından başta Tayyip olmak üzere sadrazam Ahmet, ikinci vezir Bülent falan konuşmaya başlayıp kendilerini aklama çabasına girişiyorlar.
Yersen!
Ancak sıkıntıları çok büyük.
Bunu itiraf etmeleri doğal olarak mümkün olmuyor.
Şimdi bakınız, bu süreci biraz daha net anlatabilmek için size son bir haftanın olaylarından birkaç örnek vereyim…
Çünkü çok çabuk unutan bir toplumuz.
Bunların tamamı devlet arşivinden ve medyadan alınmıştır.

* * * *

– PKK çıkan olaylarda iki polisi şehit etti, çok sayıda karakola ve 21 askeri noktaya saldırı düzenledi. Bölgeye özel harekat timleri gönderildi.
– PKK Diyarbakır’da Ziya Gökalp müzesini yaktı ve kullanılamaz duruma getirdi.
– Genelkurmay açıkladı: “Dağlıca’ya ve Tunceli’de komando tabur komutanlığına saldıran teröristlere derhal karşılık verilmiştir.”
– PKK, teröristlerini silahlarıyla birlikte Türkiye sınırlarından içeri soktuğunu açıkladı. Çok sayıda şantiye ve karakola ateş açıldı.
– Kobani eylemleri 35 ilde ve çok sayıda ilçede yapıldı. Polise ve askere 97 ayrı yerde saldırı gerçekleşti. Saldırılarda silah, el bombası, molotof ve havai fişekler kullanıldı.
– Diyarbakır başta olmak üzere bazı il ve ilçelerde sokağa çıkma yasağı ilan edildi.
– Yaklaşık 280 polis aracı yakıldı, bankalar tahrip edildi, evler ve işyerleri basıldı ve marketler yağmalandı.
– Sadrazam ‘Onlar bir TOMA yakarsa biz 10 yeni TOMA yaptırırız’ dedi!
– Karayollarını kesen teröristler araçları durdurdu, asayiş kontrolü yaptı.
– Son olarak önceki gece Nusaybin’de araçları durdurup arama ve kimlik denetimi yapan örgüt mensupları uluslar arası İpek Yolunu kapattı.
– Bingöl Emniyet Müdürüne suikast düzenlendi ve iki polis şehit edildi. Kaçan teröristler infaz edildi.
– Bölgeye takviye kıtalar ve tanklar sevk ediliyor.
– Polislere çelik yelek giymeleri için emir verildi.
– IŞİD ve PKK belası içimizde ve hemen yanıbaşımızda devam ediyor.
– Hükümetimiz Esad’ı devirip Şam’da topluca cuma namazı kılmak için son hazırlıkları yapıyor!
– Kara Kuvvetleri Komutanı orgeneral Hulusi Akar ‘Her an harbe hazır olmalıyız’ dedi.
– Suriyeli sığınmacı sayısı iki milyonu geçti. Bizim paralar suyunu çekti, hükümet dış ülkelerden yardım istiyor.
– Bütçe açığı büyüdü. Elektrik ve doğalgaza yüzde 9 zam yapıldı.
– Sığınmacılarla birlikte PKK ve IŞİD teröristlerinin bütün sağlık harcamaları devlet tarafından karşılanıyor.
– Cari açık ve enflasyon arttı, işsiz sayısı 2 milyon 867 bin kişiye yükseldi.
– Olayları önleyemeyen hükümet yasaları değiştirip gazeteciler dahil herkesi kolayca tutuklatacak yeni önlemler hazırlıyor.

* * * *

Evet efendim!.. Tablo çok kısaca ve çok özetle işte böyle.
Sadece son bir haftanın özeti…
Utandırıcı, yüz kızartıcı bir manzarayla karşı karşıyayız.
Tablonun tümünü burada yazmaya niyetlensem, en az 30 yazı yazmam gerekir.
Padişah ve sadrazam ise pişkin!..
Onlar yine nutuk atıp muhalefeti ve cemaati suçluyor, acizliklerini bu yolla örtmeye kalkışıyor!
Hele o pasif-gariban muhalefeti!..
Peki ülkede bunlar olurken muhalefet partileri ne yapıyor? Top ayaklarına gelmiş, ortalığı ayağa kaldırmaları gerekmez mi?
HDP işe sadece Kürtçülük ve bölücülük merceğinden bakıp parsayı topluyor. Koşullar onlar için çok elverişli. Sesleri çıkıyor, propagandaları yapılıyor.
Apo’yu pazarlıyorlar.

* * * *

İmralı’da krallar gibi ağırlanan, bir dediği iki edilmeyen, zevkten dört köşe durumdaki Apo ellerini ovuşturuyor, mutlu günü bekliyor.
Belki MİT Müsteşarı, belki de kendisini ziyarete Tayyip adına giden üst düzey yetkililer tarafından kendisine güvence verildi:
“Sayın Öcalan az kaldı. Yüze yüze kuyruğuna geldik. Haziran 2015 seçimlerinde AKP yine iktidar olduğu takdirde kesinlikle tahliye edileceksiniz. Biraz daha sabır… Emirlerinizi bekleriz.”
Apo kazandığını biliyor, örgütüne “Barış (!)” mesajları gönderip silah bırakma çağrıları yapıyor.

* * * *

Ya CHP ile MHP?..
İkisi de yine Allahlık Ali bey durumunda!
Ülke birbirine girmiş, kimin eli kimin şeyinde belli değil… Ne olacağını bilen yok.
Savaş kapımızda…
PKK ve IŞİD’le sınır komşusu olduk.
Hükümet her ikisine de silah, cephane, gıda gönderip ikili oynuyor, bırakın Türk Milleti’ni bir yana, dünyayı kandırmaya kalkışıyor.
Allah CHP ile MHP’nin karşısına öylesine bir fırsat çıkarmış ki, adam gibi bir muhalefet olsa bu iktidarı duman eder.
Onlar ne yapıyor? Taban ve örgütleri nerede?
Kılıçdaroğlu ve Bahçeli yine sütre gerisinde!
Ama haklarını yemeyelim, salı günleri partilerinin Grup toplantısında Meclis’te konuşma yapıyorlar! Bazen de yazılı açıklama falan filan!..
Başka?!..
Daha ne olsun!
Çapları bu kadar…
300 kiloluk halteri omuzlayacak değiller ya!..
Ülkemizin şu ortamında vatandaş kimliğimle Tayyip-Ahmet ikilisiyle ne kadar gurur duyuyorsam, Kılıçdaroğlu-Bahçeli ikilisiyle de ancak o kadar duyuyorum!
Allah selamet versin!

SÖZCÜ

Leave a Reply

Your email address will not be published.