Kürtçü Belediye kendi resmi aracıyla teröristlere her gün sıcak yemek gönderiyor. Yemekler büyük kazanlarla, tencerelerle taşınıyor.
Olayımızda Belediye görevlileri araçla yola çıkıyor, kılavuzluk yapan iki teröristi belli bir yerde araca alıp yola devam ediyor… Ve kader bu ya, araç uçurumdan aşağıya yuvarlanıyor.
Sonuç dört ölü… Ve çevreye saçılmış sıcak yemekler, tencereler, kaplar…
İçindeki dört kişiyle uçuruma yuvarlanan aracı, karnı acıkan dağdaki teröristler aramaya başlıyor. Her gün düzenli gelen sıcak yemekleri gecikince merak ediyorlar, sağa sola telefon edince durumu öğreniyorlar!
PKK’lı kılavuzların araçta bulunma nedeni ise, dağdakiler sık sık yer değiştiriyormuş, belediye görevlileri tek başına onların yerini bulamazmış, o yüzden de kılavuz mutlaka gerekirmiş!
* * * * *
Şırnak’ta devlet ve hükümet vaaa mı? Vaaa yani canım!.. Vali bile vaaaa!
Şırnak’ta asker, polis falan vaaa mı? Vaaa, vaaa!
Peki Savcılar vaaa mı, MİT vaaa mı? Onlar da vaaa!
O halde nasıl oluyor bu iş?..
Devletin asayiş ve istihbaratla görevli kişileri A’dan Z’ye kadar hepsi ayakta mı uyuyor?
Hemen yanı başlarındaki şu olayı görmüyorlar mı, dağdakilere belediye mutfağından her gün yemek taşındığını bilmiyorlar mı?
Belki bilmek istemiyorlar çünkü vaziyeti idare ediyorlar…
Ya da Ankara’dan gelen “Açılım saçılım” emirleri doğrultusunda, bildikleri halde görmezden geliyorlar. Hepsi suçtur.”
* * * * *
Kasım ayındaki yazım şöyle devam ediyordu:
“Burada hemen belirteyim, yukarıda anlattığım olay yeni değil. 4 Ekim günü gerçekleşmiş. Ama medyaya farklı bir biçimde, ‘Şırnak Belediyesine ait araç uçuruma yuvarlandı, iki belediye görevlisi öldü’ diye yansıtılmış.
Olay şimdi, aradan yaklaşık bir buçuk ay geçtikten sonra açığa çıktı.
O halde bizim görevimiz başta Şırnak Valisi olmak üzere Emniyet Müdürü, Tugay Komutanı, Jandarma ve MİT yetkililerine sormaktır:
Bu olayla ilgili olarak bugüne kadar ne yaptınız?
Eğer bir açıklama yapmaları gerekirse verecekleri yanıt üç aşağı beş yukarı şöyle olacaktır:‘Soruşturma devam ediyor!’
Şu anlattığım Şırnak olayı, Türkiye’nin ne durumlara düşürüldüğünün, terör karşısında nasıl aciz ve çaresiz bırakıldığının somut göstergesidir.
Dağdaki teröristleri BDP’li belediyeler besliyor, hem de hükümetin, valilerin, savcıların, emniyet müdürlerinin ve askerlerin gözleri önünde.
Türkiye’nin dört bir yanındaki muhalefet belediyelerine kan kusturan, haklarında her gün yeni soruşturmalar başlatan, ancak kendi hırsızlarını bir gün olsun görmeyen iktidar, iş BDP’li belediyelere gelince onların karşısında süt yalamış kedi gibi uysallaşıyor.
Haydi iktidar, açıkla bakalım bu olayla ilgili olarak ne yaptığını!..”
Evet, 19 Kasım günü böyle yazmış ve sorular sormuştum. Aynı konuyu 20, 22 ve 23 Kasım günlerinde de ısrarla yazdım ve sormayı sürdürdüm. Olay toplumdan gizlenmiş, haftalar sonra rastlantı sonucu ortaya çıkmıştı. Ortada çok büyük bir rezalet vardı, ancak hükümetten tık yoktu!
* * * * *
CHP Afyon Milletvekili Ahmet Toptaş bu rezaleti bir soru önergesiyle o günkü İçişleri Bakanı Muammer Güler’e sordu:
“Şırnak Cudi Dağı’ndaki PKK kamplarına bugüne kadar hangi belediyeler PKK mensupları için sıcak yemek ve erzak göndermiştir? Şırnak Belediyesi ne kadar sıcak yemek ve erzak göndermiştir? Bunların ücreti nasıl karşılanmaktadır? Şırnak Belediyesi’ne PKK kamplarına yardım gönderme görevini kim vermiştir? Yoksa yardım göndermek Şırnak Belediyesi’nin görevleri arasında mıdır? Bu belediye PKK kamplarına sıcak yemek ve erzak dışında hangi yardımları yapmaktadır?
Bakanlığınız tarafından bu konularla ilgili olarak Şırnak Belediye yetkilileri hakkında bir inceleme yapılmış mıdır? Ya da soruşturma açılması düşünülmekte midir?”
Bir milletvekili çok ciddi bir olay konusunda Meclis Başkanlığı aracılığı ile soru önergesi veriyor. Hükümet bütün önergelere -anayasada yer alan hükümeti denetleme hakkı gereğince- adam gibi yanıt vermekle yükümlüdür.
* * * * * *
Adı rüşvet ve yolsuzluk olaylarına karışan İçişleri Bakanı Muammer bir süre sonra işi bırakmak zorunda kaldı!.. Ve bu önergenin yanıtını yeni İçişleri Bakanı Efkan Ala verdi. Alay eder gibi, aynen şu kadar:
“Soru önergesinde bahsi geçen konu ile ilgili olarak Şırnak Valiliği’nce işlemden kaldırma oluru alındığı anlaşılmıştır.”
Bu yazı Çince değil, Japonca veya İspanyolca değil, güya Türkçe!
Fakat gelin de ne olduğunu anlayın bakalım! Ne demek bu, ne anlama geliyor?
Anlamı açık, rezaleti gizliyorlar.
Bu kafaların devlet ciddiyeti ve devlet anlayışı işte budur. Kepazelik ortaya çıkmış, belgelenmiş ama dağdaki teröristleri devletin parasıyla besleyen BDP’li Şırnak Belediyesi hakkında hiçbir işlem yapamıyorlar.
Ortada dört ölü var. İkisi kampın yerini bildiği için kılavuzluk yapan PKK’lılar, ikisi de teröristlere belediye aracıyla sıcak yemek götüren belediye görevlileri…
Ve yeni İçişleri Bakanı bu olayı örtbas etmeye kalkışıyor, soru önergesine yanıt vermekten bile kaçıyor… Çünkü hükümet dağdaki teröristlerin devlet parasıyla beslenmesine göz yumuyor, teşvik ediyor.
Benim bir kısım milliyetçi, muhafazakâr, yurtsever, PKK ve bölücülük karşıtı vatandaşım da gidip oylarını bunlara veriyor. Acaba akıl tutulmasına mı uğradılar!
SÖZCÜ