Mustafa Balbay: CHP Merkezli Seçim Hesapları Önümüzdeki yerel seçimleri

Mustafa BalbayYAZARLAR-Önümüzdeki yerel seçimleri kazanan, ondan sonraki iki seçime iki adım önde girecek. Bu nedenle 30 Mart’ta üç seçim birden yapılacak dersek abartmış olmayız.
AKP tipi partiler usul usul oy kaybına uğramazlar, ani oy kırılmaları yaşarlar. Bunu bilen AKP koalisyonu ne pahasına olursa olsun, yüzde 50 civarında blok oyu tutmuş havası vermek istiyor.
Bunun için de iki ana yöntem kullanıyorlar. Birincisi, AKP’nin seçeneksiz olduğu, ola ki iktidardan giderse her şeyin kötüye gideceği düşüncesini yerleştirmek. İkincisi, AKP’ye seçenek oluşturabilecek her hareketi mümkünse ortadan kaldırmak, değilse yıpratıp gücünü kırmak.
***
Yerel seçim iklimine girdik. Yukarıda sözünü ettiğimiz iki yöntem de tüm hızıyla işletiliyor. İklim sertleştikçe yöntemlerin de hem sertleşeceği hem de kendi içinde çoğalacağı anlaşılıyor.
Tablo ortaya çıktı ki; başlıca büyük illerde yarış AKP ile CHP arasında geçecek. Kimi yerlerde 3-4 puanlık farklar sonucu belirleyecek.
Bunu dikkate alan AKP koalisyonunun CHP’den bu oranda oy kırpabilecek üçüncü parti adaylarına gereksinim duyacağı anlaşılıyor. Bunun izleri şimdiden ortaya çıktı. Yakın gelecekte daha net görebileceğiz.
AKP koalisyonu medya birliklerinin yanı sıra, anket birlikleri ve dedikodu üretim merkezleriyle de CHP’yi hiç gündemde olmayan ittifakların içine sokup sonra da böyle bir ittifaka karşı çıkanların CHP’ye yüklenmesini sağlayacak organizasyon gücüne sahip.
AKP koalisyonunda ciddi çatlamalar görünse de CHP’nin hesaplarını buna göre yapmaması gerekiyor. CHP’yi güçlü kılacak olan; iktidar yelpazesindeki farklılaşmalar değil, kendisinin iktidar seçeneği olma gücüne ulaştığını halka inandırması.
Anadolu’da bir söz vardır:
Elden gelenle öğün olmaz.
***
Önümüzdeki seçimlerin AKP koalisyonu açısından önemini başta vurguladık. Bu seçimler bir o kadar da CHP ve Türkiye’nin temel değerleri konusunda hassas olan tüm kesimler açısından önemli.
Bu yelpaze içinde de öteden beri seçimler öncesi iki eğilim oluşur:
Seçime hazırlananlar, seçim sonrasına hazırlananlar.
Seçime hazırlananlar başarı için olabildiğince her şeyi yapmaya çalışırlar. Bütün güçlerini ortaya koyarlar.
Seçim sonrasına hazırlananlar ise başarısızlık olasılığına karşı planlarını kurarlar. Alınacak kötü sonucun ardından yeni bir mücadele zemini oluşturmaya çalışırlar.
Normal bir dönemde bunun çok da yadırganacak yönü yoktur. Ancak gün o gün değil.
Gün, AKP koalisyonunun karşısına sandıktan güçlü bir seçenek çıkarma günü.
CHP’ye düşen, toplumun olabildiğince geniş kesimlerinin oy vermesini sağlayacak, CHP’ye gönül verenlerin de içini ısıtacak adaylarla yürümek.
AKP’nin Türkiye’yi iyi bir yere götürmediğine inanan kesimlere de düşen, CHP’yi yerel yönetimlerin kazananı yapmak.
Demir parmaklıkların arkasından haykırmak istediğim şu:
Bir oyu bir yere verip büyük bir güç yaratmak gerekiyor.
Görünen gelecekte bunun dışındaki her şey lükstür.

Cumhuriyet

Leave a Reply

Your email address will not be published.