YAZARLAR-Avcıydı, av oldu… Kimden söz ettiğimi biliyorsunuz; İstanbul Cumhuriyet Başsavcı Vekili Zekeriya Öz‘den!
Çok değil daha dört yıl önce orgeneralleri, profesörleri, yazarları karşısına dizip ayakta bekletti.
Polisin getirdiği her türlü düzmece bilgiyi, belgeyi doğru kabul edip bu ülkenin önde gelen aydınlarını cezaevine tıktırdı.
“Cumhuriyet”in onurunu, “savcı”lığın gücünü kullandı!
Ya şimdi?
Kendi başı belada!
Neden?
Çünkü bir şirketin parasıyla Dubai’de tatil yaptığı ortaya çıkmış!
O hemen can havliyle bir yalanlama yayınlamış ama son operasyonda gözaltına aldırdığı müteahhit Ali Ağaoğlu, “Savcı Bey’i ve yakınlarını benim şirketim Dubai’ye götürdü” demiş…
***
Hâkim ve Savcılar Yüksek Kurulu dün toplandı ve aralarında Başsavcı Vekili Zekeriya Öz ile İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı Turan Çolakkadı’nın da bulunduğu üç savcı ve bir emniyet müdürü hakkında inceleme başlatılmasına karar verdi.
Peki; Zekeriya Öz’le ilgili bu karar benim için sürpriz mi?
Kesinlikle hayır. Daha önce defalarca yazdım:
Bana göre Savcı Öz’ün çok daha büyük yanlışları var:
Birincisi, Ergenekon Soruşturması’nı yürüttüğü günlerde, kendisini ezerek, “Bu davanın savcısı benim” diyen Başbakan hakkında hiçbir şey yapmamış olması!
Ve ikincisi… Susmakla kalmayıp bir de Başbakan’ın kendisine gönderdiği “zırhlı makam aracı”nı kabul etmesi!
***
Düşünün; Başbakan, yürütme organının en tepedeki ismi!
Bir dava için “savcı” rolüne soyundu, yetmedi kendi arabasını “rüşvet kokan” bir yaklaşımla savcının emrine sundu…
Ancak ne acıdır ki o savcı, “Sayın Başbakan, siz kendi işinize bakın. Yargıya müdahale etmeyin. Ben, yasaların bana verdiği görevi yapıyorum. Zırhlı araçla korunmam gerekirse, bunun için gereken önlemi de kendi kurumum alır. Bu nedenle makam aracınızı da istemiyorum” diyemedi!
HHH
Yandaş medya çıkmış yangın yapıyor:
“Cemaatin adamı olan Savcı Zekeriya Öz’ün, sekiz yakınıyla birlikte bir inşaat şirketinin parasıyla yurtdışına gitmesi rüşvettir!”
İyi de…
Bu ülkenin muhalif aydınlarna dava açtı diye Başbakan’ın aracına konması…
İstanbul gibi orta ölçekli bir “ülke”nin Cumhuriyet Başsavcı Vekilliği koltuğuna şıpın işi terfi ettirilmesi çok mu normal?
***
Bazı okurlar e-posta gönderip soruyor:
“Bundan sonra ne olacak?”
Uzun vadede ne olacağını elbette bilemem; falcı değilim!
Ancak kısa vadede olması gerekeni söyleyeyim.
Şu soruların yanıtı mutlaka ortaya çıkmalı:
Ali Ağaoğlu, bir kalemde 77 bin lira harcayıp neden Zekeriya Öz’ü ve yakınlarını Dubai’ye götürdü?
Savcı Öz, bunun karşılığında Ali Ağaoğlu’nun şirketlerine hangi hizmette bulundu?
MODA!
Aklım fikrim, sabahtan beri önümde duran gazete kupüründe:
MHP Milletvekili Lütfü Türkkan önceki gün Silivri’de eski Genelkurmay Başkanı Emekli Orgeneral İlker Başbuğ ve gazeteci Tuncay Özkan ile görüşmüş…
Özkan kanser hastası koğuş arkadaşı Fatih Hilmioğlu‘nun psikolojisinin de bozulduğunu söylemiş. Fatih Hoca, geceleri duvarlarda ölen oğlunun aksini görüyor ve onunla sohbet ediyormuş…
Aynı koğuşta kalan Prof. Dr. Yalçın Küçük‘ün de gözlerindeki katarakt sorunu artmış… Hoca artık görememe aşamasına gelmiş!
Hiç sevmem ama şu “beddua” modasına katılmanın tam da zamanı:
Aydınlarımıza bu trajediyi yaşatanlar, onlardan beter olsun…
GÜNÜN SORUSU
Oğlunun gözaltına alınmasından sonra bir süre sessiz kalan, sonrasında ise Başbakan tarafından görevine son verilen eski Çevre ve Şehircilik Bakanı Erdoğan Bayraktar, yaptığı ilk açıklamada banlıktan ve milletvekilliğinden istifa ettiğini söylemişti. Şimdi ise milletvekilliğinden istifa etmeyeceğini söylemeye başlamış… Sorum kendisine:
Ne oldu; dokunulmazlık zırhını kaybedince başınıza gelebileceklerden mi korktunuz?
Sıra Binali Yıldırım’da…
İktidara yakın isimlere yönelik soruşmaların üçüncüsü dün İzmir’de başladı. İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen soruşturmanın konusu, ihaleye fesat karıştırmak ve limanlardaki işlemlerde usulsüzlük yapmak…
Bu iddialar yüzünden dün beş ilde operasyon yapıldı, 25 kişi gözaltına alındı.
Gözaltına alınanlar arasında eski Ulaştırma ve Denizcilik Bakanı, AKP İzmir Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Binali Yıldırım’ın bacanağı Cemalettin Haberdar da bulunuyor.
Yani… Görünen o ki AKP’nin beşinci kaybı Binali Yıldırım olacak…
Çünkü soruşturma doğrudan düne kadar onun en üst düzey sorumlusu olduğu sektörü hedef alıyor.
Diğer bakanlar bugün artık görevlerinde olmadıklarına göre, bakalım Binali Bey de belediye başkanlığı adaylığından çekilecek mi?
GÜNÜN İsyanı!
CHP Tunceli Milletvekili Kamer Genç, önceki gece Esenboğa’dan evine giderken Etlik çıkışında bir trafik kazası geçirmiş. Bir araç, Kamer Bey’in kullandığı ve sol şeritte giden araca önce arkadan, sonra da önden hızla çarpmış… Kazayı şans eseri yara almadan atlatan Kamer Genç, “Suikastten kurtuldum” demiş… İsyanım necip Türk medyasına:
Bu olayda haber değeri görmeniz için ille de Bülent Arınç’ın mı başına gelmesi gerekiyordu?
AYDINLIK