Meşe ağacı ile cami, “riyakarlık üzerine” konuşuyorlardı.
Meşe ağacı dedi ki:
-Riyakar adam üstü toprakla örtülmüş kayaya benzer. Şiddetli bir yağmur yağıp kayaya vurduğunda üstündeki toprak gider, kaya kupkuru kalır.
Cami de dedi ki:
-Evet senin dikili durduğun şu Validebağ Korusu’nun bitişiğindeki küçük yeşil alana yeni bir cami yapmak isteyen Üsküdar Belediye Başkanı, üstü toprakla örtülü riyakar adama benzedi.
Meşe ağacı dedi ki:
-Riya için cami yapanlar hiçbir sevap işlemiş sayılmazlar.
Cami de dedi ki:
-Başkalarına faydalı olan insan, iyi kişi olur. Camiye Müslümanlar nefislerini yenip adil, kanaatkar, mütevazı oldukları için gelirler.
* * * *
Meşe ağacı 200 yaşındadır.
Validebağ Korusu’nda dikili.
Cami de 200 yaşındadır.
Korunun yakınında yapılı.
Meşe ağacı ile cami 200 yıldır burada Validebağ semtinde insanlarda tabiata gönülden minnet ve Tanrı’ya yürekten yakarışa çok kez tanık oldular. 4 gündür yaşanmakta olan şu tabloyu ise ilk kez gördüler.
Polis, zabıta bir olmuş.
Yumruk, biber gazı.
Cop, kask hücum ediyor.
Semt halkını kovuyor.
Erkekleri yere yatırıyor.
Kaburgasına vuruyor.
Kadınları itip çekiştiriyor.
Gençlerin çenesini kırıyor.
Polis ve zabıtanın arkasında onları sürekli daha fazla yumruk, daha fazla biber gazı, daha fazla cop darbesi ve kask darbıyla semt halkını kovalasınlar diye teşvik eden Üsküdar Belediye Başkanı, bu küçük yeşil arsaya cami yapmak istiyor. Yumruk, biber gazı, cop darbesi, kask darbıyla savurulan semt halkı da buraya cami yaptırmak istemiyor.
* * * *
Allah’ın gücüne gider.
Gerçek bu değil.
Semt halkı “cami istemediği için” buraya toplanmıyor. Üsküdar Belediye Başkanı Hilmi Türkmen’in riyakar bir yalancılıkla TV’de söylediği; “bu insanlar camiye ve ezan sesine karşı” oldukları için değil, şu 354 bin 76 metrekare büyüklüğünde; Anadolu Yakası’nın ikinci büyük yeşil alanı Validebağ Korusu’ndaki meşe, sakız, çınar, çam, ihlamur, vişne, elma, armut, hurma 7 bin ağaç… Ve serçe, baştan kara, kara karga, ala karga, kuzgun kargası, bülbül, çıt çıt kuşu 117 tür kanatlının… Ve İstanbul toprağının doğal deseni bin bir çiçek ile börtü böceğin yok olup gitmesini istemedikleri için toplanıyorlar.
İnsanlar adalete sığındı.
Camiye karşı değiller.
100 adım git cami.
150 adım git cami.
300 adım git cami.
600 adım git yine cami.
Bölgede 26 cami var.
Onlar zaten dolmuyor.
İnsanlar, Validebağ Korusu içinde değil onun hemen bitişiğindeki bu 1400 metrekarelik küçük yeşil alanda 27’nci cami yapılmak yerine doğal halinde kalmasını istiyorlar. Fakat riyakar cami tüccarı belediye yönetimi semt halkını, “Camiye ve ezan sesine karşılar” diye suçlamayı seçiyor.
* * * *
200 yaşında Meşe ağacı.
200 yıllık bu cami.
1999 depremini gördüler.
İnsanlar korkuya kapıldı.
Deprem korkularını yeninceye kadar Validebağ’ın ağaçları, kuşları, çiçeklerine sığındılar.
Yüzlerce çadır kuruldu.
İnsanlar, sığındıkları bu yeşil alanın, “cami yapıyoruz” yoluyla rant üretici kişi kayırıcı yapılara dönüşmesini istemiyorlar.
* * * *
Cami, dedi ki:
-Allah’ı bilenin.
Dili tutulur.
Bu insanlar için “camiye karşılar” demez, diyemez.
Meşe ağacı dedi ki:
-Bütün iktidarın gücü, polisin kuvveti, zabıtanın kudreti senin elindeyken yalan ve riya üzerine cami yaparsan şarlatan ve yalancı sayılırsın. Cahil alim olmaz su taşımakla tekkeye, Müslüman mümin olmaz gitmekle camiye ve Mekke’ye.
SÖZCÜ