Ege Denizi’nde 16 adamızın Yunanlılar tarafından işgali, AKP iktidarı için yüzkarası bir olaydır.
Ülkenin yönetiminden sorumlu siyasilerin, Türkiye’nin milli gururunu zedeleyen bu çirkin olaya tepki göstermemesi gerçekten hazin bir durumdur.
Vatan toprakları bir bir elden gidiyor, bizim iktidar vurdumduymaz bir tavırla seyrediyor. Olacak iş mi bu?
* * *
CHP İzmir Milletvekili Aytun Çıray, Meclis’e bir soru önergesi vererek iktidarı hareketlendirmek istedi. Dışişleri Bakanlığı yasak savmak için Yunanistan’a göstermelik bir uyarıda bulundu. Sadece o kadar!
Daha önce (4 Ocak 2013 tarihinde) MHP Kocaeli Milletvekili Lütfü Türkkan, o dönemde Dışişleri Bakanı olan Davutoğlu’nun cevaplandırması istemiyle bir soru önergesi vermişti.
Davutoğlu’nun, MHP’li yurtsever Milletvekili Lütfü Türkkan’a verdiği cevap, emin olun cevaptan başka her şeye benziyordu.
O adalarda hakkımız yokmuş gibi laf ola, beri gele bir cevaptı bu!
Adaların Yunanlıların eline geçmesinde dönemin Dışişleri Bakanı Davutoğlu’nun da büyük sorumluluğu var!
* * *
Milli Savunma Bakanlığı eski Genel Sekreteri E. Kurmay Albay Ümit Yalım, Ege Denizi’ndeki 16 adanın 2004 yılından itibaren Yunanlılar tarafından işgalinin sorumlusunun AKP iktidarı olduğunu belirtti.
Ümit Yalım “Savaşmadan verdiğimiz bu vatan topraklarının geri alınması artık hukuken mümkün değil. Ancak savaşarak geri alabiliriz” diyor.
Yalım, adaların bağlı olduğu Aydın ve Muğla illerinin vali ve belediye başkanlarından, İçişleri ve Dışişleri Bakanlarına, Genelkurmay Başkanı’ndan Başba-
kan’a kadar bütün yetkililerin sorumlu olduğunu ve “Vatana ihanet” suçu kapsamında yargılanmaları gerektiğini belirtiyor.
* * *
Bu adalar Kanuni Sultan Süleyman ve 4’üncü Mehmet döneminde fethedilen ve Atatürk ile İnönü’nün Lozan’da Yunanlılara vermediği adalardır.
Ayrıca, bu adalar da dahil olmak üzere, 800 civarında ada, adacık ve kayalık, 1936 yılında dönemin İçişleri Bakanı Şükrü Kaya tarafından Türkiye Cumhuriyeti’nin envanterine kaydedilmiştir.
Yunanlılar bu adaları 2004 yılında işgal etti, 5 yıl sonra 2009 yılında da Yunanistan’a ilhak etti.
Adaların en küçüğü İstanbul’daki Büyükada veya Antalya’nın karşısında bulunan Meis Adası büyüklüğündedir.
AKP iktidarı, vatan topraklarının elden çıkmasına, ne yazık ki, seyirci kalmaya devam ediyor!
Yaşasın! milyoner
sayımız artıyor!
Zenginlikte gözümüz yok da, bizi asıl ilgilendiren fukaralık!
Ülkemizde çelişkili bir durum var!
Türkiye bir yandan borca batıyor, yoksulluk ülkeyi insafsızca sarıyor, fakir daha fakir olurken, bir yandan da milyoner sayısı artıyor.
Bu garip çelişki neyi gösteriyor?
Ülkemizdeki sömürü düzeninin büyüklüğünü!
AKP yönetiminde yaşadığımız son 13 yılda fukaraların sayısı milyonlarla ifade edilirken, iktidarın imkânlarından nemalanıp, ceplerini parayla doldurarak köşeyi dönenlerin sayısı da arttı.
* * *
Türkiye sadece 2014 yılında 10 bini aşkın yeni milyonere sahip oldu.
Geçtiğimiz yıl, banka hesaplarında bir milyon lira ve üzerinde parası olan kişilerin sayısı, bir önceki yıla göre 10 bin 364 kişi artarak 77 bin 210’a ulaştı.
Ülke nüfusunun 77 milyon olduğu düşünülürse ülkede yaklaşık her 1000 kişiden biri milyon liranın üzerinde banka hesabına sahip.
Başka bir ifadeyle, her 1000 kişiden biri mutlu azınlık sınıfına giriyor.
Çarpık bir tablo…
“Biri yer, biri bakar, kıyamet bundan kopar” denir ya… İşte öyle bir şey!
Tebessüm
Evin reisi kimdir?
Şık giyinmiş bir adam,
kitabevine girer. Okumaya meraklı biri olduğu bellidir. Rafları dikkatle incelerken, kadın tezgâhtar nazik bir şekilde yaklaşır:
“Beyefendi, aradığınız hangi kitapsa, yardım edebilir miyim?”
Adam kadınla dalga geçmek için;
“Tabii hanımefendi” der “Evin Reisi Erkektir, adlı bir kitap varmış, onu arıyorum.”
Kadın tezgâhtar, dudaklarında hafif bir tebessümle kibarca cevap verir:
“Maalesef beyefendi, biz masal kitabı satmıyoruz!”
GÜNÜN SÖZÜ
Yerinde sayanlar
yürüyenlerden daha çok
ayak patırtısı yaparlar
SÖZCÜ