YAZARLAR-Sevgili okurlarım, Türkiye birkaç gündür “Büyük Rüşvet” adı verilen operasyonla sarsılıyor.
Dünya tarihinin bu en büyük rüşvet ve yolsuzluk operasyonunun seyri, hem heyecanla hem de kaygıyla izleniyor.
Toplum tıpkı Deniz Feneri yolsuzluğunda olduğu gibi, bu büyük skandalın da örtbas edilmesinden endişe duyuyor.
Bu arada SÖZCÜ’ye, Gençlik ve Spor Bakanı Suat Kılıç’la, Sağlık Bakanı Mehmet Müezzin
oğlu’ndan, teşekkür yerine ihtar üzerine ihtar geliyor.
Noter kanalıyla gelen ihtarnamelerin özünü, 112 Acil Servis İstasyonları skandalını ortaya çıkaran haberlerimiz oluşturuyor.
Örneğin Suat Kılıç, müteahhitlerin yaklaşık 60 milyon lira zarara uğramasına neden olan bu işte, Oktay Ferşat sahte ismini kullanan Muhammed Zahid Ferşatefendioğlu’nun genel koordinatörlüğünü üstlenen Ali Yüksel’den söz ederken “Gençlik ve Spor Bakanı Suat Kılıç’ın kayınpederi” dememize çok fena kızıyor.
Kendisine yönelik hiçbir suçlamada bulunmamamıza rağmen “Bu işle beni nasıl ilişkilendirebilirsiniz?” demeye getiriyor.
Oysa Suat Kılıç’ın kızmak yerine, yazdıklarımızı bir uyarı olarak değerlendirip bize teşekkür etmesi, elimizde belge olmadan böyle bir iddiayı dile getirmeyeceğimizi bilmesi gerekiyor.
Madem o farklı düşünüyor, hemen dosyamızdan bir belge gösterelim.
Örneğin mağdur bir müteahhitin, aylar önce BİMER’e (Başbakanlık İletişim Merkezi) yaptığı “Sayın Başbakanım” diye başlayan başvurudan bir bölümü, dikkatinize sunalım:
“…Kendisini Ferşat Group Yönetim Kurulu Başkanı olarak tanıtan Oktay Ferşat ve Ferşat Group Koordinatörü olarak tanıtan Ali Yüksel, düzenli olarak firmanın İstanbul Ümraniye’deki Merkez ofisinde bulunmakta, söz konusu sözleşmeleri Ferşat Group adına imzalamaktadırlar. Ayrıca bu isimler gerek aracılık eden danışman firma yetkililerince, gerek Ferşat Group çalışanlarınca, Sayın Milletvekilimiz Yalçın Akdoğan’la (Yalçın AKDOĞAN’ın eniştesi Oktay FERŞAT) ve Sayın Spor Bakanımız Suat Kılıç’la (Suat Kılıç’ın Kayınbabası Ali YÜKSEL) akrabalık bağlarının olduklarını ısrarla vurgulamaktadırlar…”
* * *
Demek ki neymiş?
Ali Yüksel, Ümraniye’deki büroda genel koordinatör olarak oturuyor, sözleşmelere imza atıyor ve müteahhitlere Gençlik ve Spor Bakanı Suat Kılıç’ın kayınpederi olarak tanıtılıyormuş!
Bunları ben söylemiyorum, adı bizde saklı olan müteahhit, Başbakan’a yazdığı dilekçede
söylüyor.
Ayrıca skandalı ortaya çıkarmamızdan sonra müteahhitlerle yapılan toplantıda Oktay Ferşat sahte isimli Muhammed Zahid Ferşatefendioğlu’nun yanında otururken ve onun söylediklerini desteklerken görülüyor.
İçeriğini yayınladığımız toplantıya katılmakla kalmıyor, Başbakan Erdoğan’ın da adını kullanarak sıkıntının çözüleceği vaadinde bulunuyor.
Bu arada Ferşatefendioğlu da, ellerinde Sağlık Bakanlığı’ndan aldıkları izin belgesinin bulunduğunu dile getiriyor.
Ayrıca bakanlıktan önemli bir isme rüşvet verdiğini öne sürüyor!
Ama bu belgeleri yayınlamak, skandalı kamuoyuna yansıtmak, Bakan Müezzinoğlu ve Kılıç’a göre suç oluyor!
* * *
“Büyük Rüşvet” operasyonu Türkiye’deki yolsuzluk ve rüşvetin AKP döneminde kurumsallaştığını gösteriyor.
Medyaya yansıyan yolsuzluk ve rüşvet iddiaları dudak uçuklatıyor.
Buzdağının görünen ucu bile, AKP’nin, 90 yıllık Cumhuriyet ve dünya tarihinin yolsuzluk rekorunu, son 10 yılda kırdığını gösteriyor.
SÖZCÜ