CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu önceki gün tarihi bir tutanak açıkladı.
Tutanak, yargıdaki siyasallaşmanın hangi boyutlara vardığını ve kayıtsız şartsız AKP’nin emrine girdiğini tescil eden “dehşet verici bir belge” niteliğini taşıyor.
Zira o tutanakta imzası bulunan ve Kılıçdaroğlu’nun açıklamasından sonraki iki saat içinde görev yeri değiştirilen eski İzmir Başsavcısı Hüseyin Baş’a yapılan inanılmaz baskı, hukuk devletinin tümüyle yok olduğunu gösteriyor.
* * *
Sevgili okurlarım,
Yolsuzluk ve rüşvet operasyonuyla köşeye sıkışan AKP iktidarı, yargıyı etkisiz kılabilmek için tüyler ürpertici girişimlerde bulunuyor.
Adalet Bakanlığı Müsteşarı Kenan İpek, yolsuzluk ve rüşvet soruşturması sırasında İzmir Başsavcısını birkaç kez arayarak işlemlerin derhal durdurulmasını, kolluğa operasyon talimatı veren savcının değiştirilmesini ve mahkeme kararını polisten geri almasını istiyor.
Yani yolsuzluk ve rüşvet olaylarının üzerine giden savcıları kutlayıp, cesaretlendirmesi gereken konumdaki Müsteşar, yasaları uygulamakta direnen savcıya ağır baskıda bulunuyor, “dediklerimi yapmazsanız sonucuna katlanırsınız” diyerek tehdit ediyor.
Sonra da Bakan Bekir Bozdağ ile birlikte Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu’nu alelacele toplayıp, Başsavcı Baş’ı İzmir’den sürdürüyor.
Böylece tüm savcı ve hakimlere, “Eğer AKP’nin üzerine giderseniz, cezayı yersiniz” mesajı veriliyor.
Yaşananlar tek kelimeyle korkunç.
Vah!.. Vah!.. Vah!..
Hukukun üstünlüğüne inanmış dürüst hakim ve savcıların vay haline!
* * *
Yaşananlar AKP’nin çok zor durumda olduğunu ve köşeye sıkıştığını kanıtlıyor.
SÖZCÜ’de yayınlanan dudak uçuklatıcı iddialar, Başbakan ve bazı yakınlarının gırtlaklarına kadar yolsuzluğa battığını gösteriyor.
Ayrıca yolsuzluk çarkına çomak sokan valilerin ve bürokratların derhal görevden alındıkları, savcı ve polis şeflerinin sürüldükleri anlaşılıyor.
Bürokraside estirilen sürgün fırtınası ve yargıdaki abluka, Başbakan Erdoğan’ın 30 Mart yerel seçimlerinden sonra baskıları daha da arttıracağını işaret ediyor.
Başbakan’ın Yargıtay’a “Fenerbahçe Davası” kararını niçin 30 Mart’tan sonra onamadın?” diyerek çıkışması, yerel yönetim seçimlerinden sonra yeni bir zulüm dalgasının geleceğini duyuruyor.
* * *
Anlaşılan bundan böyle yargı ve kolluk sadece AKP karşıtları için görev yapacak, iktidarın ve yandaşlarının üzerine gidilemeyecek.
Vatandaş yargıya duyduğu güveni tümüyle yitirecek.
Bu açıdan bakıldığında Adalet Bakanlığı Müsteşarının savcılara yaptığı baskının kanıtı olan belge, yargı tarihimizde bir ilki oluşturuyor.
İlklerin devam etmesi ve mahkeme salonlarındaki “ADALET MÜLKÜN TEMELİDİR” yazısının “ADALETSİZLİK MÜLKÜN TEMELİDİR!” şeklinde değiştirilmesi bekleniyor.
Uğur Dündar’ın notu: twitter’da adım kullanılarak açılan halkarenası hesabı sahtedir. Yazılanlar tümüyle gerçek dışıdır, lütfen itibar etmeyin…
SÖZCÜ